Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1645 Esas 2022/5457 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1645
Karar No: 2022/5457
Karar Tarihi: 05.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1645 Esas 2022/5457 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, bir kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine karşı asıl borçlu ve kefiller tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi, asıl borçlu yönünden davanın tamamıyla kabul edilirken kefiller bakımından kısmen kabul edilmiş ve davalı kefiller hakkındaki depo talebi reddedilmiştir. Nakdi alacak hakkındaki itiraz ise belli bir miktar bakımından iptal edilmiştir. Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu ise esastan reddedilmiştir. Temyiz istemi ise yapılan incelemede yasal sınırları aşmadığı için reddedilmiştir. Kararın temel dayanağı ise 6100 sayılı HMK'nın “Temyiz Edilemeyen Kararlar” başlığını taşıyan 362/1-a maddesiyle, Bölge Adliye Mahkemelerince verilen ve miktar veya değeri 40.000,00 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin olarak verilen kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı hüküm altına alınmasıdır. 6100 sayılı HMK'nın 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekteyse de, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekilinin davaya ilişkin karara yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2021/1645 E.  ,  2022/5457 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 9. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 31.01.2019 tarih ve 2017/2234 E. - 2019/67 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nce verilen 19.10.2020 tarih ve 2019/531 E. - 2020/834 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için asıl borçlu ve kefiller aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı vekili takibe yapılan itirazın iptali ile takibin toplam 141.096, 16 TL nakdi alacak ve deposu talep edilen 15.480,00 TL gayrinakdi alacak üzerinden devamına karar verilmesini istemiş, akabinde 13.11.2018 tarihli ıslah dilekçesiyle nakdi alacak bakımından talebini 143.025,63 TL’ye yükseltmiştir. İlk derece mahkemesince, asıl borçlu yönünden davanın tamamıyla kabulüne, kefiller bakımından ise kısmen kabulü ile, davalı kefiller hakkındaki depo talebinin reddine, nakdi alacak hakkındaki vaki itirazın ise 140.559,80 TL bakımından iptaline karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekilince yapılan istinaf başvurusu ise Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmiştir.
    6100 sayılı HMK’nın “Temyiz Edilemeyen Kararlar” başlığını taşıyan 362/1-a maddesiyle, Bölge Adliye Mahkemelerince verilen ve miktar veya değeri 40.000,00 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin olarak verilen kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı hüküm altına alınmıştır. Bu miktar, karar tarihi olan 19.10.2020 tarihi itibariyle 72.070,00 TL’dir. Davacı vekili tarafından reddedilen miktar bakımından temyiz kanun yoluna başvurulmuşsa da anılan miktarın yukarıda yazılı madde hükmüne göre temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekilinin davaya ilişkin karara yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin miktar yönünden REDDİNE, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 05/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara