Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1509 Esas 2022/5782 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1509
Karar No: 2022/5782
Karar Tarihi: 13.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1509 Esas 2022/5782 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalıya mal sattığını ve 21 adet senet karşılığında 250.000 TL'lik bir ipotek tesis ettiğini iddia ederek icra takibi başlattı. Davalı ise, mallarının teslim edilmediğini ve davanın haksız olduğunu savundu. İlk derece mahkemesi, senetlerle bağlantılı bir alacak hakkının olmadığı gerekçesiyle davayı reddetti. Davacı vekili, bu kararı istinaf etti ancak Bölge Adliye Mahkemesi, davacının alacak hakkının olmadığına karar verdi ve istinaf istemini reddetti. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edildi ancak Yargıtay, olayın somut unsurlarını göz önünde bulundurarak Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararını onadı. Kanun maddeleri olarak, HMK'nın 353/b-1, 370/1 ve 372 maddeleri uygulandı.
11. Hukuk Dairesi         2021/1509 E.  ,  2022/5782 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 07.07.2017 tarih ve 2016/303 E- 2017/504 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi'nce verilen 17.11.2020 tarih ve 2017/6316 E- 2020/1940 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının Pınar Dış Ticaret Ltd. Şti.’nin yetkilisi olduğunu, davalıya 23/03/2013 tarih 619220 ve 619221 seri numaralı irsaliyeli faturalar ile mal satarak teslim ettiğini, sonrasında satıcı Pınar Dış Ticaret Ltd. Şti. ile alıcı davalı ... arasında 28/03/2013 tarihli protokol düzenlendiği, bu protokole göre davalı borçlu ... tarafından söz konusu fatura bedeli olan 250.000.- TL’ye tekabül eden 21 adet senet düzenlendiği, senetlerin ödenmesine teminat teşkil etmek üzere adına kayıtlı taşınmaz üzerinde davacı ... lehine 28/03/2013 tarih 6775 yevmiye nolu 2 yıl süreli ve 200.000.- TL bedelli ipotek tesis ettiğini, protokole göre bonoların 2 tanesinin vadesinde ödenmemesi üzerine 21 adet bononun tamamının muacceliyet kesbedeceği ve ipoteğin paraya çevrilebileceğinin kararlaştırıldığını, davalıya keşide edilen ihtarnameye rağmen bono bedelleri ödenmediğinden davalı aleyhinde Büyükçekmece 2. İcra Müdürlüğü’nün 2014/2484 esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile davalı aleyhine % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davacının haksız olarak eline geçirdiği ipotek ve senetlerle teslim etmediği mallar için alacak iddiasında bulunduğunu belirterek, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davaya konu takibe mesnet ipotek senedinde dayanak olduğu ileri sürülen senetlerden bahsedilmemiş ise de, davacının ipotek tesisinin anılan 21 adet senede istinaden ve 28/03/2013 tarihli protokol uyarınca gerçekleştirildiğini kabul ettiği, söz konusu senetlerin alacaklısının davacı değil, davacının ortağı ve yetkilisi olduğu dava dışı Pınar Dış Ticaret Limited Şirketi olduğu, anılan protokolde imzası bulunan davacının protokolü şirket yetkilisi sıfatı ile mi, yoksa kendi adına mı imzaladığı hususunda bir açıklık bulunmadığı gibi, dava dışı şirketin senetlerden doğan alacağını davacı ...'a temlik ettiğine dair bir temlik belgesinin de ibraz edilmediği, ipotek senedinde belirtildiği gibi taraflar arasında davalının davacıdan 200.000,00 TL bedel alması biçiminde bir hukuki ilişkinin ise hiç kurulmadığı, bu hususun her iki tarafın da kabulünde olduğu, söz konusu bonoların alacaklısı olmayan, davalıya 200.000,00 TL de vermemiş bulunan davacının ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe konu edebileceği bir alacak hakkının mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, 28.03.2013 tarihli protokole göre, dava dışı şirket tarafından davalıya kesilen fatura nedeni ile borçluya ait taşınmaz üzerinde alacaklı firma ortağı ... lehine 200.000 TL bedelli 2 yıl süreli ipotek tesis edilmesi kararlaştırılmış ise de, ipotek, asıl alacağa bağlı feri bir hak olup asıl alacak devredilmeden ipotek alacağının devredilemeyeceği, dava dışı asıl alacaklı şirket ile davacı arasında akdedilmiş herhangi bir yazılı temlik sözleşmesinin ibraz edilmediği, protokolde dava dışı şirketin isim ve kaşesi bulunmadığı, bonolar dava dışı şirket adına düzenlendiğinden ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 13/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara