Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1336 Esas 2022/5852 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1336
Karar No: 2022/5852
Karar Tarihi: 14.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1336 Esas 2022/5852 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi, Türk Patent ve Marka Kurumu'nun başvuru markasını reddetme kararının iptali için açılan davada İlk Derece Mahkemesi'nin kararını doğru buldu. Davacıların başvuru markası ile reddedilen marka arasında benzerlik olmadığı ve şekil logolarının da her iki markada ayniyeti ortadan kaldırdığı belirtildi. Temyiz edilen kararın Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verildi ve kararlılık kazandı.
Kanun Maddeleri:
- 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 5/1-ç maddesi
- 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 6/1 maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.1 maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 372. maddesi
11. Hukuk Dairesi         2021/1336 E.  ,  2022/5852 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21.01.2019 tarih ve 2018/200 E- 2019/12 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 20.11.2020 tarih ve 2019/656 E- 2020/1028 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkillerinin 2011 yılından bu yana Metis Hukuk adı altında 45. sınıfa giren hukuki hizmetler sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin yapmış olduğu marka başvurusunun mesnet marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu gerekçesiyle 6769 sayılı SMK 5/1-ç maddesine göre kısmen başvurunun reddedildiğini, 2018/03936 başvuru sayılı "şekil+metishukuk" ibareli markayla, mesnet 207693 sayılı "şekil+metis" ibareli markanın 6769 sayılı SMK 5/1-ç maddesi kapsamında aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadığını ve taraf markalarının emtia listelerinin birbirinden tamamen farklı olduğunu ileri sürerek dava konusu 2018-M-2039 sayılı YİDK kararının iptalini ve davacılara ait 2018/03936 başvuru sayılı markanın tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacı başvuru markası kapsamından çıkartılan hizmetler ile mesnet markadaki hizmetler arasında ilişki-irtibatlandırma ayniyet olarak algılanamayacağı gibi gerek başvuru markasındaki şekil logosunun gerekse mesnet markadaki şekil logolarının her iki markadaki ayniyeti de ortadan kaldırdırdığı, iltibas konusunun 6769 sayılı SMK'nın 6/1 maddesi kapsamında itiraz üzerine ele alınıp değerlendirilebileceği, YİDK kararı doğru olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, TPMK YİDK’in 2018-M-2039 sayılı kararının iptaline karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi'nce; davacıların başvuru markası ile TPMK tarafından redde mesnet gösterilen marka arasında 6769 sayılı Kanun'un 5/1-ç maddesi kapsamında aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunmadığı, markaların kapsamlarının aynı sayılamayacağı gibi başvuru markasındaki şekil logosu ile mesnet markadaki şekil logolarının her iki markadaki ayniyeti ortadan kaldırdırdığı gerekçesiyle davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 33,00 TL harcın temyiz eden davalıya iadesine, 14/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara