Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1660 Esas 2022/6021 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1660
Karar No: 2022/6021
Karar Tarihi: 19.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1660 Esas 2022/6021 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı Metro Turizm Seyahat Organizasyon Tic. A.Ş.'ye ait bir otobüsün sevk ve idaresindeki kusur nedeniyle kazaya maruz kalan davacının maddi ve manevi zararlarına ilişkin açtığı davada, ilk derece mahkemesi davalı şirketten 284.023,54 TL maddi tazminat ve 20.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar vermiştir. Davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesi, davacının gelir düzeyi belirlenirken tanık beyanları ve sendika cevap yazısı referans alınarak, kararın yerinde olduğuna hükmederek istinaf talebini reddetmiştir. Temyiz edilen kararda ise bir isabetsizlik görülmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesi: Manevi tazminatın adalete uygun olması gerektiği belirtilmiştir.
- HMK 357/1 maddesi: İlk derece yargılama sırasında ileri sürülmeyen hususların istinaf aşamasında da ileri sürülemeyeceği belirtilmiştir.
- HMK'nın 370/1. maddesi: Temyiz istemlerinin reddedilmesi halinde kararın onanacağı belirtilmiştir.
- HMK'nın 372. maddesi: Temyiz ilam harcının temyiz eden kişiden alınacağı belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2021/1660 E.  ,  2022/6021 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 8.HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesi verilen 19.02.2018 tarih ve 2017/1267 E.- 2018/130 K. sayılı kararın davalı Metro Turizm Sayahat Organizasyon Tic. A.Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nce verilen 15.10.2020 tarih ve 2018/2370 E- 2020/3524 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı Metro Turizm Sayahat Organizasyon Tic. A.Ş. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin 07/11/2014 günü Kütahya-Afyonkarahisar karayolunda Metro Turizm Seyahat Organizasyon Tic. A.Ş. firmasına ait ...'ın sevk ve idaresindeki ... plakalı araç ile kaza yapması neticesinde yaralandığını, kazanın sürücünün dikkatsizliği nedeniyle meydana geldiğini, müvekkilinin ağır şekilde yaralanması sonucu kaldırıldığı hastanede basit müdahale ile giderilemeyen kemik kırıklarının varlığına ilişkin rapor alındığını, kazanın sürücünün %100 kusuruyla meydana geldiğini, kaza neticesinde müvekkilinin maddi ve manevi açıdan zarara uğradığını, kaza sonucu sağ kolunda meydana gelen iş göremezlik nedeniyle kasaplık mesleğini icra edemediğini ve tedavisinin hala devam ettiğini, uzun ve yıpratıcı bir tedavi süreci geçirmesi sonucu elem ve kedere uğradığını belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL tedavi giderleri 8.000,00 TL geçici iş göremezlik ve 1.000,00 TL de sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 10.000,00 TL maddi tazminatın ve 50.000,00 TL manevi tazminatın kazanın meydana geldiği tarihten itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, tazminat talebinin dayanağını oluşturan maluliyet ile ilgili bir rapor yada herhangi bir belge ibraz edilmediğini, davacının maddi zarara uğradığını ispat edemediğini, müvekkiline isnat edilen kusurun kabulünün mümkün olmadığını, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının otobüste yolcu olarak bulunması nedeniyle davacıya atfedilebilecek bir kusurun bulunmadığı, davalı ...'ın asli kusurlu olduğu, davacının içinde bulunduğu otobüste kaza sonucu davacının yaşadığı şok, davacının dosya içerisinde bulunan koluna ait fotoğrafları ile üniversite hastanesince düzenlenen sağlık raporuna göre %15,2 oranında özürlü kaldığı, kasaplık mesleği yaptığı ve meslekte kazanma gücünü %15,2 oranında kaybettiği, bilimsel objektif verilere göre düzenlenen rapor içeriğine itibar edildiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları hükmedilecek tazminatın davacıda manevi zararın tatmini amacına yönelik olması ve davacının zenginleşmesine neden olmaması gerektiği gerekçesiyle maddi tazminat talebinin kabulü ile 284.023,54 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, davacının gelirinin dinlenen tanık beyanları ve Tek Gıda İş Sendikasının cevap yazısı ile belirlendiği, davalının aktüerya bilirkişi raporuna karşı itirazında hesap yöntemine karşı bir itirazda bulunmadığı, HMK 357/1 maddesi uyarınca ilk derece yargılama sırasında ileri sürülmeyen hususların istinaf aşamasında da ileri sürülemeyeceği gözönünde tutulduğunda davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olması gerektiği, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşıdığı, bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmediği, 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterildiği, hakimin, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermesi gerektiğini, dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, davacıda meydana gelen yaralanmanın niteliği, davacının yaşı, tarafların, dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarının yerinde olduğu, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı Metro Turizm Sayahat Organizasyon Tic. A.Ş. vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 15.575,89 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı Metro Turizm Sayahat Organizasyon Tic. A.Ş.'den alınmasına, 19/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara