Esas No: 2021/2072
Karar No: 2022/6199
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2072 Esas 2022/6199 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/2072 E. , 2022/6199 K.Özet:
Davalı şirketin, \"EL'ONE\" ibareli marka başvurusuna yapılan itirazın reddedilmesine yönelik 2015-M-9539 sayılı kararın iptali için açılan davanın Bölge Adliye Mahkemesinde görülmüş ve ilk derece mahkemesinin kararı doğrultusunda davanın kabulüne, davalı adına tescilli 2014/47413 sayılı EL'ONE ibareli markanın tescilli olduğu 29, 30 sınıfların tamamı yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir. Davalı şirketin temyiz istemi Yargıtay tarafından reddedilmiştir. 556 sayılı KHK’nin 8/1-b ve 8/4 maddeleri, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı ve HMK'nın 353/b-1, 370/1 ve 372. maddeleri uygulanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 30.01.2018 tarih ve 2015/464 E. - 2018/17 K. sayılı kararın davalı Şirket vekili ile davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 11.12.2020 tarih ve 2019/720 E. - 2020/1134 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin Türkiye’nin önde gelen firmalarından olduğunu, markalarının tanıtımı için yoğun emek ve sermaye harcadığını, müvekkili adına tescilli "ONE" ve "ONEO" asıl unsurlu tanınmış markalarının bulunduğunu, davalı şirketin ise 2014/47413 sayılı "EL'ONE" ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, müvekkilince bu başvuruya yapılan itirazın davalı Kurum tarafından reddedildiğini, alınan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili markaları ile dava konusu başvuru arasında görsel, işitsel ve anlamsal olarak ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğunu, marka kapsamlarının da benzer olduklarını, dikkat düzeyi düşük tüketicilerin markaları karıştıracaklarını, müvekkilinin itiraza dayanak gösterdiği markalarının tanınmış marka olduklarını, davalı şirketin müvekkili markasıyla benzer bir ibareyi marka olarak tercih ettirmesinin kötü niyetli olduğunu gösterdiğini ileri sürerek, YİDK'in 2015-M-9539 sayılı kararının iptaline, 2014/47413 sayılı markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı Şirket vekili, müvekkili başvurusu ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan delillere göre, 2014/47413 sayılı dava konusu başvuru ile davacının ONE ve ONEO ibareli markaları arasında 556 sayılı KHK’nin 8/1-b maddesi anlamında karıştırılma ihtimali bulunduğu, dolayısıyla dava konusu YİDK kararının yerinde olmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi kapsamında tanınmışlık iddiasının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK'in 06/10/2015 tarih 2015-M-9539 sayılı kararın iptaline, davalı adına tescilli 2014/47413 sayılı EL'ONE ibareli markanın tescilli olduğu 29, 30 sınıfların tamamı yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiş, karara karşı davalı şirket vekili ve davalı kurum vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olduğundan, mahkemece dosyada mevcut bilirkişi raporuna itibar edilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı şirket ve davalı kurum vekillerinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı şirket vekili, kararı temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı şirket vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı şirketten alınmasına, 22/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.