Esas No: 2021/2237
Karar No: 2022/6344
Karar Tarihi: 27.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2237 Esas 2022/6344 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/2237 E. , 2022/6344 K.Özet:
Davalı şirket, \"İSTİKAK EJDERBEY\" isimli markayı tescil ettirmek için başvuruda bulunmuş, ancak davacı şirketin bir dizi \"ıstıkan\", \"istihkam\", \"istikan\" gibi markaları bulunduğu için davacı itiraz etmiş ancak itirazı reddedilmiştir. Davacı, tescilli markalarında bulunan ibarelerin davalının markasında da benzer olduğunu ve iltibas tehlikesi bulunduğunu ileri sürerek TPMK YİDK kararının iptali ve davalının markasının hükümsüzlüğü istemiyle dava açmıştır. İlk derece mahkemesi ve Bölge adliye mahkemesi davayı reddetmiş, ancak Yargıtay bu kararı bozarak davacının istinaf talebinin esastan reddine karar veren Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davaya yeniden bakılmasına hükmetmiştir. Davada 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 6/1 maddesi uyarınca markalar arasında benzerlik olup olmadığına ve karıştırılma ihtimalinin olup olmadığına bakılmaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 09.04.2019 tarih ve 2018/279 E- 2019/156 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 25.12.2020 tarih ve 2019/801 E- 2020/1199 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 2015/17261, 2015/17264, 192570, 205797, 2010/28134 sayılı "ıstıkan", "istihkam", "istikan", "istikan+şekil", "istikan behravan+şekil" ibareli tanınmış markanın sahibi olduğunu, davalı şirketin, bu marka ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “İSTİKAK EJDERBEY” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı kuruma başvuruda bulunduğunu, 2017/75435 kod numaralı başvurunun, Resmi Marka Bülteni’nde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığı’na itirazda bulunulduğunu ancak itirazın yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa taraf markalarının kapsamında yer alan emtiaların aynı olduğunu, markaları oluşturan işaretlerin benzer olduğunu, özellikle çay sektöründe şemsiye markaya eklenen farklı ibarelerle yeni markalar yaratmanın yaygın olduğunu, bu nedenle davalının marka başvurusunun müvekkili şirket markalarının yeni bir versiyonu zannedileceğini, davalı tarafın daha önce "İstikan Ejderbey" ibareli 2016/98099 sayılı marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun müvekkili markaları nedeni ile reddedildiğini, taraf markaları arasında iltibas tehlikesi oluştuğunu, davalının, müvekkilinin markaları ile iltibas teşkil eden önceki tarihli marka başvurusunun davalı kurum tarafından reddine karar verilmiş olmasına rağmen benzer bir başvurunun tekrar yapılmasının kötü niyet göstergesi olduğunu ileri sürerek, TPMK YİDK’nın 2018-M-4057 sayılı kararının iptali ile davalının 2017/75435 sayılı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., markalar arasında görsel, işitsel ve anlamsal bir benzerlik olmadığını, davacının kötü niyet iddiasının yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında 6769 sayılı SMK'nın 6/1 maddesi anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, aynı Kanun'un 6/5 maddesi koşullarının da oluşmadığı, kötü niyetin ispat olunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları gözetilerek münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin dikkate alınarak belirleneceği, buna göre "İSTİKAK EJDERBEY" ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında 6769 sayılı SMK'nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunmadığı, işaretler arasında benzerlik olmadığından aynı Kanun'un 6/5 maddesi koşullarının da somut olayda gerçekleşmediği, dava konusu marka başvurusunun kötü niyetli yapıldığının ispat edilemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, YİDK kararının iptali ve tescil edilmişse markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın reddine, Bölge Adliye Mahkemesi’nce ise davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesinde “Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.” denilmektedir. Somut olayda davacı "ıstıkan", "istihkam", "istikan", "istikan+şekil", "istikan behravan+şekil" ibareli markalarına dayanarak davalının “istikak ejderbey” ibareli marka başvurusuna itirazda bulunmuş olup, davacı markalarındaki “istikan” ibareleri ile davalının başvurusundaki markanın esas unsurunu oluşturan “istikak” ibaresi görsel, sescil ve işitsel olarak benzer olup, iltibas tehlikesi bulunduğu gözetilmeksizin davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.