Esas No: 2021/4965
Karar No: 2022/6433
Karar Tarihi: 28.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/4965 Esas 2022/6433 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/4965 E. , 2022/6433 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14.HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nce bozmaya uyularak davanın reddine dair verilen 28.04.2021 tarih ve 2021/261 E. - 2021/549 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava dışı borçlu ...'in davalı ... Bankasından çekmiş olduğu krediye Kenan Karakaya ile birlikte davacının müteselsil kefil olduğunu, bu kefalet ilişkisine dayanarak, davalı banka tarafından ihtar gönderildiğini, davacının 2011 yılında imzalamış olduğu genel kredi sözleşmesi kapsamında çektiği 20.000,00 TL krediye kefil olduğunu, söz konusu kredi borcu dava dışı borçlu tarafından ödenmiş olduğundan kefalet nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, bu nedenle müvekkilinin bu ihtarname kapsamında davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmekte hukuki yararının mevcut olduğunu belirterek davacının borçlu olmadığının ve kefaletinin sona erdiğinin tespitine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının imzalamış olduğu sözleşme ile dava dışı asıl borçlunun sözleşme limiti dahilinde kullandığı ve kullanacağı tüm kredilere kefil olduğunu, bu nedenle ödenmeyen kredi nedeniyle sorumluluğunun devam ettiğini savunarak davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının, davalı bankanın Suluova şubesi ile dava dışı borçlu ... arasında imzalanan 13/09/2011 tarihli, 20.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesini kefil sıfatı ile imzaladığı, bu kredi sözleşmesi uyarınca borçluya kredi kullandırıldığı ve geri ödemelerinin yapıldığı, bundan sonra borçlu ile yeniden genel kredi sözleşmelerinin imzalandığı ve krediler kullandırıldığı, davacının bu sözleşmelerde kefil olarak imzasının olmadığı, davacıya kefil sıfatı ile gönderilen ihtarnamedeki borcun kefaleti olmayan kredi sözleşmelerinden kaynaklandığı, bu nedenle davacının ihtarname ile talep edilen borçtan sorumlu olmadığı, davalı vekili son aşamada davacının bu dava ile sağlamak istediği faydayı dava açmadan önce alınan mailler ile sağladığını ve bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığını iddia etmiş ise de söz konusu noter kat ihtarnamesinin borç ihtarını içermesi ve dava ve takibe konu edilecek nitelikte belgelerden olması, davacıya borçlu olmadığına dair aynı kuvvette bir belgenin verilmemiş olması ve borç tehdidi altında olması sebebiyle hukuki yararının mevcut olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir.
İstinaf mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davalın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 9.378,93 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 28/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.