Esas No: 2022/5222
Karar No: 2022/6444
Karar Tarihi: 29.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/5222 Esas 2022/6444 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2022/5222 E. , 2022/6444 K.Özet:
Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin verdiği karar, Yargıtay tarafından onandıktan sonra davalı tarafından karar düzeltme isteğinde bulunuldu. Ancak Yargıtay'ın kararında belirtilen sebepler dolayısıyla karar düzeltme isteği reddedildi. Karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığı belirtildi ve HUMK 442/3. maddesi uyarınca takdiren 709,50 TL para cezasının Hazine'ye gelir kaydedilmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise HUMK 440 ve HUMK 442/3.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 02.04.2015 gün ve 2015/69 - 2015/212 sayılı kararı onayan Daire'nin 30.03.2022 gün ve 2021/3708 - 2022/2597 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı bankanın ... Şubesinde açılmış bulunan ve 20.10.2003 tarihinde vadesi dolan hesabındaki 367.000.-TL ile dava dışı başka mevduat hesaplarındaki paraları tahsil için davalı bankaya gittiğinde, şube personeli ...'nun usulsüz işlemler yaptığı ve şubenin incelemede olduğu belirtilerek ödeme yapılmadığını, bunun üzerine müvekkilinin Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2004/582 E. sayılı dosyası ile dava açtığını, ilk verilen kararın bozulması üzerine dosyanın 2010/379 E. sayısına kaydedildiğini, dosyada yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda müvekkilinin davalıdan 375.483,99 TL alacaklı olduğunun ve 20.10.2003 tarihinden itibaren avans faizi talep edebileceğinin tespit edildiğini, davanın taleple bağlı kalınarak 1.000.-TL üzerinden kabulüne karar verildiğini, ilamda yazılı fazlaya ilişkin haklar için davalı aleyhine Ankara 23. İcra Dairesi'nin 2010/20140 takip sayılı dosyası ile icra takibine başladıklarını, ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine %40 icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacının takibe dayanak yaptığı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi kararının temyiz incelemesinin sonuçlanmadığını, kesinleşmeyen ve likit olmayan bir alacak için kötü niyetli olarak takip yapıldığını, davacının tüm işlemlerinde doğrudan banka personeli ... ile muhatap olarak bankanın denetim mekanizmasını kasten saf dışı bıraktığını, banka yetkililerince imzalanmayan hesap cüzdanlarından dolayı bankanın sorumlu olamayacağını savunarak davanın reddine ve davacı aleyhine %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/379 E. sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda mahkemece verilmiş bulunan ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş olan karar nazara alındığında, davacının 3004607-MT-002 nolu hesaba ilişkin olarak davalı bankadan 374.483,99 TL alacaklı olduğu, bu miktarın 1.000.-TL’lik kısmının Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen dava ile hüküm altına alındığı, bu nedenle davacının dava konusu icra takibi ile davalıdan 374.483,99 TL asıl alacak ve bu alacağa mevduat hesabının vadesinin dolduğu 20.10.2003 tarihinden takip tarihi olan 22.12.2010 tarihine kadar işlemiş faiz talep edebileceği, işlemiş faiz miktarına dair alınan bilirkişi raporunun denetime açık ve hüküm kurmaya yeterli olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, Ankara 23. İcra Dairesinin 2010/20140 E. sayılı dosyasında yapılan itirazın kısmen iptali ile 374.483,99 TL asıl alacak ve 794.131,78 TL işlemiş faiz alacağının, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle davalıdan tahsili için takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacıya ait mevduat hesabında bulunan takip konusu alacak likit olduğundan kabul edilen alacağın %40'ı oranında hesaplanan 467.446,31 TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bu karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin (Kapatılan) 04.03.2014 tarihli ve 2014/810 E., 2014/4285 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, mahkemece bozma kararına karşı direnilmiş ve direnme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na intikal etmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 10.06.2020 tarihli ve 2017/19-927 E., 2020/382 K. sayılı direnme kararının usul ve yasaya uygun olduğuna dair ilamı üzerine, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Dairemize gönderilmiş ve mahkeme kararı Dairemizce onanmıştır.
Bu kez davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 168,30 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 709,50 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 29/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.