Esas No: 2021/5002
Karar No: 2022/6557
Karar Tarihi: 03.10.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/5002 Esas 2022/6557 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/5002 E. , 2022/6557 K.Özet:
Davalı tarafın kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yapması sebebiyle açılan davada, keşideci imzasının davacının yetkili temsilcisine ait olmadığının tespiti ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talebiyle dava açılmıştır. Dosyada yapılan incelemeler sonucunda, borçlunun davacı şirket, alacaklının ise davacı şirketi vekalet ile temsil eden bir kişi olduğu tespit edilmiştir. Temsilcinin kendisini lehtar olarak gösterip temsile yetkili olduğu şirketi borçlandırması işlemi yasağı kapsamında olduğundan, davanın kabulüne karar verilmiştir. Temyiz eden tarafın itirazları reddedilerek, hükmün usul ve kanuna uygun olduğu belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: Kambiyo Senetleri Kanunu, Borçlar Kanunu.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Fethiye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 09.11.2020 tarih ve 2019/359 E. - 2020/380 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yaptığını, takibe dayanak bonodaki keşideci imzasının davacının yetkili temsilcisine ait olmadığını ileri sürerek, davacının borçlu olmadığının tespiti ile, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu imzanın davacının vekalet verdiği ...’e ait olduğunu savunarak, davanın reddi ile inkar tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, uyuşmazlık konusu bonoda borçlunun davacı şirket, alacaklının ise davacı şirketi vekalet ile temsil eden ... olduğu, dava dışı ...’in 11.08.2006 tarihli vekaletname ile davacı şirketin temsilcisi ... tarafından şirketin ticari işlemlerini yapmak üzere yetkilendirildiği, bu yetkilendirmenin şirket ile üçüncü kişiler arasındaki eylem ve işlemler için yapıldığı, bu durumda temsilcinin, kendisini lehtar olarak gösterip temsile yetkili olduğu şirketi borçlandırmasının temsilcinin işlem yasağı kapsamında olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 5.053,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 03/10/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.