Esas No: 2012/1887
Karar No: 2012/3203
Karar Tarihi: 30.04.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1887 Esas 2012/3203 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı, davalı kooperatif tarafından çektiği kredinin tamamı üzerinde icra takibi yapıldığını, oysa kredi borcundan sadece 2005 Ekim ayında ödenmesi gereken 884,00 TL"yi ödeyemediğini, diğer taksitleri ödediğini, borca itirazının icra mahkemesince reddolunduğunu ileri sürerek, icra takibinde talep edilen miktar üzerinden davalıya borçlu olunmadığının tesbitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takibe konu alacağa kısmen itiraz eden davalının itirazının mahkeme kararıyla kaldırıldığını ileri sürerek, kesin hüküm nedeniyle haksız davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının takip tarihi itibarıyla davalı kooperatife 1.767,17 TL asıl alacak ve 2.183,27 TL işlemiş faiz borcu olduğu ve sözleşme gereği de takip tarihinden itibaren alacağa %24.5 oranında faiz yürütebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, takip konusu alacak yargılamayı gerektirdiğinden davalının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı ve davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının tüm, davalı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dava, menfi tesbit istemine ilişkindir.
Mahkemece, 27.08.2009 tarihli bilirkişi raporu benimsenerek hüküm kurulmuş ise de, kararın gerekçe kısmında davacının takip tarihi itibarıyla işlemiş 2.183,27 TL faiz borcunun olduğu belirtilmesine rağmen hüküm kısmında bu hususa yer verilmemesi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiş ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK’nun 438/7. Maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacının tüm, davalı vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın “HÜKÜM” bölümünün 1 nolu bendinde “..tarihi itibarıyle..” sözlerinden sonra gelmek üzere “..davacının 1.767,17 TL asıl alacak, 2.183,27 TL işlemiş faizden borçlu olduğunun" ibaresinin yazılmasına, kararın bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacıdan alınmasına, davalının peşin alınan harcının istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.