Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4232 Esas 2011/2998 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4232
Karar No: 2011/2998
Karar Tarihi: 30.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4232 Esas 2011/2998 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/4232 E.  ,  2011/2998 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin Tarım Bakanlığı" na bağlı olarak faaliyetini sürdürdüğünü, davalının kooperatif ortağı olduğunu, ortakların hayvanlardan aldıkları sütleri Kooperatifler Kanunu, kooperatif anasözleşmesi ve genel kurul kararlarına göre kooperatife vermek zorunda olduklarını, davalının kendisine verilen büyükbaş hayvanlardan elde ettiği sütleri davacı kooperatife teslim etmeyip, kendisinin pazarladığını, ihtar edilmesine rağmen 3. kişilere süt vermeye devam etmesi sebebiyle davalıya para cezası verildiğini, verilen para cezasının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, hayvanların gıda maddelerinin kooperatif tarafından yüksek fiyatla kendilerine verildiğini, sütün kooperatifçe ucuza alındığını, piyasada daha pahalıya satıldığını, hayvanların gıda masrafını giderebilmek için sütü piyasaya sattığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, ne ilgili kanunlarda ne de anasözleşmede ortakların taahhüt sözleşmesi gereklerini yerine getirmemesi halinde para cezası ödeyeceklerine ilişkin veya bu hususta genel kurula yetki veren bir hükmün yer almadığı, anasözleşmenin 52. maddesinin e bendinin genel kurula çoğunluğu sağlayarak ortaklar hakkında her türlü karar alabilme yetkisi vermediği, genel kurulun ancak anasözleşmeden ve kanundan kaynaklanan yetkileri kullanabileceği, davalının imzaladığı ortaklık sözleşmesinde davalının taahhüt şartlarına uymaması halinde ceza ödeyeceğine ilişkin cezai şart mahiyetinde herhangi bir hükmün olmadığı, cezaların ancak kanunla düzenlenebileceği, kooperatif genel kurulunun davalıyı tek taraflı işlemi ile borçlandırmasının düşünülemeyeceği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle anasözleşmede ve kanunda bu yönde hüküm bulunmamasına, dava tarihinden önce genel kurulun aldığı kararın yeterli açıklıkta bulunmayıp tereddüte sebebiyet verecek nitelikte bulunmasına ve dava tarihinden sonra bu konuda alınan genel kurul kararının da bu davada uygulanamamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 30.12.2011 tarihinde oybirliğiyle kabul edildi.












    Hemen Ara