İkinci Derece İpotek Hakkı - Sıra Cetvelinin İptali - Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2062 Esas 2011/2730 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/2062
Karar No: 2011/2730
Karar Tarihi: 20.12.2011

İkinci Derece İpotek Hakkı - Sıra Cetvelinin İptali - Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2062 Esas 2011/2730 Karar Sayılı İlamı

 

 

23. Hukuk Dairesi 2011/2062 E., 2011/2730 K.

23. Hukuk Dairesi 2011/2062 E., 2011/2730 K.

  • İKİNCİ DERECE İPOTEK HAKKI
  • SIRA CETVELİNİN İPTALİ

 

  • 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 873 ]

"İçtihat Metni"

Şikayetçi vekili, dava dışı borçluya ait taşınmazların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde ikinci derecede ipotek alacaklısı olan müvekkili şirkete para ödenmesine yer olmadığına karar verilmesinin haksız olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir.

Şikayet olunan vekili, şikayetçinin ikinci sırada ipotek alacaklısı olduğu, taşınmazın satış parasının birinci sıradaki ipotek alacaklısının alacağına yetmemesi nedeniyle, sıra cetvelinde herhangi bir önceliğinin bulunmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.

İcra mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve toplanan delillere göre, dava dışı borçluya ait üç taşınmaz üzerinde Türkiye Vakıflar Bankası" nın birinci sırada ipoteğinin bulunduğu, taşınmazlardan birinde ikinci sırada şikayetçiye ait ipotek kaydının bulunduğu, Vakıfbank lehine kurulan ipotek tarihinin daha önce olup, yapılan takip sonucu üç adet taşınmazın satışına karar verilip, düzenlenen sıra cetvelinde şikayetçiye ait ipotek alacağının öncelikli olması nedeniyle birinci sırada bulunan banka ipoteğinden sonra dikkate alınması gerektiği, satış işleminin ve satış bedelinin bir bütün olarak değerlendirilmesinin zorunlu bulunduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, sıra cetvelinin iptaline, bakiye satış bedelinin ikinci sırada ipotek alacaklısı olan şikayetçiye verilmesine, diğer sıraların aynen bırakılmasına karar verilmiştir.

Kararı şikayet olunan vekili temyiz etmiştir.

Dava, hacizde sıra cetvelindeki sıraya itiraz istemine ilişkindir.

Dava dışı Türkiye Vakıflar Bankası" nın borçlu adına kayıtlı 126,127 ve 138 nolu bağımsız bölümlerin tamamı üzerine 220.000,00 YTL bedelli kesin borç ipoteği tesis edildiği ve ipoteğin bu hali ile birlikte rehin niteliğinde olduğu, şikayetçi tarafından 127 nolu bağımsız bölüm üzerine 02.05.2008 tarihli 50.000.00 TL bedelli 2. derece ipotek tesis edildiği, şikayet olunanın da her üç taşınmaz üzerinde 02.01.2009 tarihli haczi bulunduğu anlaşılmaktadır.

Birlikte rehnin paraya çevrilmesi konusunda 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 873/3 maddesinde “

“Aynı alacak için birden çok taşınmazın rehnedilmiş olması hâlinde, rehnin paraya çevrilmesi istemi, taşınmazların tamamı hakkında yapılır. Bununla birlikte, icra dairesi onlardan ancak gerektiği kadarını paraya çevirir.”

” hükmüne yer verilmiştir.

Bu hüküm aynı alacak için birden fazla taşınmazın rehnedilmesi halinde, bunların paraya çevrilmesi sırasında bazı hileli işlemlerin önlenmesi amacıyla konulmuş olup, özellikle rehin edilenin bir veya birkaçının borçlu olmayan bir kimseye ait olması halinde bu ihtimal daha fazladır. (K. Tahir, Gürsoy: Birden Ziyade Gayrimenkulün Aynı Borç İçin İpotek Edilmesi ve Uygulamada Ortaya Çıkan Sorunlar S.22) Rehinli taşınmazlardan borçluya ait olanlar ilk önce satılır. Bunların satışından elde edilen bedelin alacağı karşılamaması halinde icra memuru 3. kişilere ait taşınmazları TMK"nun 873/III maddesindeki takdir hakkını kullanarak satar.

Taşınmazların tamamı aynı kişiye aitse icra memuru bunların satılması zorunlu olanlarını, farklı kişilere aitse tümünü satması gerekir. ( Zekeriya Kürşat: Birlikte Rehin, Prof. Özer Seliçi"ye Armağan S.425)

Somut olayda bedeli paylaşıma konu taşınmazların satışından 126 nolu taşınmaz için 34.957,26 TL, 127 nolu taınmaz için 48.000,00 TL, 138 nolu taşınmaz için 97.993,83 TL olmak üzere toplam 180.951,09 TL" nin sıra cetveli düzenlenen dosyaya göderildiği ve dava dışı bankaya 135.376,65 TL"nin ödendiği, artan 45.995,05 TL"nin ise dağıtılmak üzere icra dosyasına gönderildiği anlaşılmaktadır.

Şikayetçinin 127 no"lu bağımsız bölüm üzerinde ikinci derecede ipotek hakkı olduğundan basit denklem işlemi yapılarak dava dışı bankaya ödenen 135.376,65 TL"nin kaç lirasının 127 no"lu bağımsız bölümün satış bedelinden ödendiği orantı kurulmak suretiyle hesaplanmalı ve bulunacak miktara göre dosyaya gönderilen 45.995,05 TL"den davacının ipotekten ötürü payına düşecek rakam bulunmalıdır. Somut olaya gelindiğinde, dava dışı banka 180.951,09 TL"den 135.376,65 TL alırsa 127 no"lu taşınmazın satışından kalan 48.000,00 TL"den kaç lira alması gerektiği orantı kurulup bulunduktan sonra, şikayetçinin ikinci derece ipotek hakkına isabet eden rakam belirlenerek, şikayetçiye ödenecek rakamın belirlenmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmadığından, yerel mahkeme kararının yazılı nedenle bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle şikayet olunan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Hemen Ara