Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3371 Esas 2022/7080 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3371
Karar No: 2022/7080
Karar Tarihi: 18.10.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3371 Esas 2022/7080 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/3371 E.  ,  2022/7080 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ



    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 04.04.2019 tarih ve 2017/115 E. - 2019/171 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 29.01.2021 tarih ve 2019/982 E. - 2021/80 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ve davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, "GO +şekil" ibareli ve 2002/07450 sayılı markanın 29, 30 ve 32. sınıflarda davacı adına tescilli olduğunu, davalı şirketin “go beyond goodfood şekil” ibareli marka başvurusuna davacı tarafından yapılan itirazların nihai olarak YİDK tarafından 2017-M-591 sayılı kararı ile reddedildiğini, davacı markası ile dava konusu markanın ortak unsurunun “GO” ibaresi olduğunu, markalar arasında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, "GO" ibareleri markalarının tanınmış marka olduğunu, davaya konu markanın tescili halinde davacının seri markalarından biri olarak algılanacağını, uyuşmazlığa konu "GO" ibaresi hakkında ayırt edicilik ve orijinallik nitelikleri bakımından yapılan değerlendirmelerin davacının tarafından “GO” ibaresine yıllarca yaptığı maddi ve manevi emek ve sermaye sarfı göz ardı edilerek yapılmasının hak ve nefaset kurallarına aykırılık teşkil ettiğini, davalının marka başvurusunun kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, 2017-M-591 sayılı YİDK kararının iptalini, davalı adına tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, markalar arasında 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesinin bulunmadığını, "GO" ibaresinin ayırt ediciliğinin düşük olduğunu, tescilli markalarla başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının tespitinde işaret ve markanın görsel, sescil ve anlamsal unsurları itibariyle bütünsel olarak analiz edilmeleri gerektiğini, başvuru ile redde mesnet alınmaya çalışılan markaların kapsamlarında yer alan ürün ve hizmetler itibariyle ortalama düzeydeki tüketicilerin davacı markalarıyla başvuru konusu işareti karıştırmasının mümkün olmadığını, gerek biçim ve renklendirme gerekse kelime düzenlemesi itibariyle markalar arasında ilk bakışta farklılık bulunduğunu, "GO" ibaresinin tanımlayıcı olduğunu, ayrım gücü zayıf, basit bir ibare olduğunu, tüketicilerin bu ibareye maruz kaldığından işareti her gördüğünde belirli bir firma ile ilişkilendirme yoluna gidilmeyeceğini, ayrıca başvurunun kötü niyetli bir başvuru olduğundan da söz edilemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Good Food Functinal Gıda Pazarlama Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti., cevap dilekçesi sunmamıştır.
    İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının markasının "GO+ŞEKİL" ibare ve biçimli olduğu, davalı başvurusunun konusu olan işaretin ise "GO BEYOND GOODFOOD" ibareli olduğu, GO kelimesinin Türkçe karşılığının "gitmek" olduğu, davacının "GO+ŞEKİL" ibareli markasıyla davalının "GO BEYOND GOODFOOD" ibareli başvurusu arasında görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, ortalama tüketicilerin davacının markaları ile başvuru konusu işareti ilk gördüğünde ve duyduğunda farklı iki işaret olduğunu hemen algılayabileceği, davalının başvurusunun tescilinin, davacıya ait sektöründe belli bir tanınmışlık yahut bilinirlik elde etmiş markasının itibarından haksız biçimde yararlanma sağlayabileceğinin düşünülmesinin olanaksız olduğu, tescilli bir marka ile iltibas yaratmayan işaretin marka tescil başvurusunda bulunmanın kötüniyetli bir yaklaşım olarak değerlendirilemeyeceği, davacı itirazlarının reddine dair kurum kararının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; mahkemece alınan bilirkişi raporunda belirtildiği üzere dava konusu başvuru kapsamında yer alan 30. sınıf ile 30. sınıfta yer alan malların satışına özgülenmiş 35. sınıf mağazacılık hizmetleri yönünden, davacının 29. 30. ve 32. sınıfta tescilli redde mesnet markası arasında ayniyet ve benzerlik bulunduğunun anlaşıldığı, dava konusu başvuru, beyaz zemin üzerine kırmızı ve sarı renkte küçük harflerle yazılmış "go beyond goodfood" ibaresinden oluştuğu, başvuruda yer alan "goodfood" ibaresinin Türkçe karşılığı "iyi yemek” anlamına geldiği, davacının redde mesnet markası ile aynı ve benzer bulunan, 30. sınıf ile 30. sınıfta yer alan malların satışına özgülenmiş 35. sınıf mağazacılık hizmetleri yönünden, tanımlayıcı bir ibare olduğu, başvuruda yer alan "beyond" ibaresi ise Türkçe'de "ötesinde" anlamına gelip başvuruya ayırt edicilik sağlamadığı, belirtilen mal ve hizmetlerin tüketicileri tarafından, başvurunun asıl unsuru olarak, davacının redde mesnet markasında da asıl unsur olarak yer alan, "GO" ibaresinin algılanacağı, davacıya ait itiraza dayanak markalarla dava konusu "go beyond goodfood" ibareli başvuru arasında, 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında, ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak, bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunduğu, KHK'nın 8/4. maddesi koşulları davacı yararına oluşmadığı, davalının marka tescil başvurusunda 30. sınıf ile 30. sınıfta yer alan malların satışına özgülenmiş 35. sınıfta yer alan mağazacılık hizmetleri yönünden, davacıya ait redde mesnet marka arasında 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,
    İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, YİDK kararının, 30. sınıf ile 30. sınıfta yer alan malların satışına özgülenmiş 35. sınıfta yer alan mağazacılık hizmetleri yönünden kısmen iptaline, davalı adına tescil edilen markanın belirtilen hizmetler yönünden kısmen iptaline karar verilmiştir.
    Kararı davacı ve davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili temyiz etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekili ve davalı TPMK vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı ve davalı TPMK'dan ayrı ayrı alınmasına, 18/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara