Esas No: 2011/1664
Karar No: 2011/2639
Karar Tarihi: 15.12.2011
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1664 Esas 2011/2639 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
raflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı aleyhine girişilen kooperatif aidat borcunun tahsiline yönelik takibin davalının itirazı üzerine durduğunu, açılan dava sonucunda itirazın iptaline karar verildiğini, anılan ilamın icra takip dosyasına ibrazından sonra takibe konu miktarın yatırıldığını, ancak faiz oranının yasa hükmü gereği aylık %20 olması ve halin icabından bu hususun anlaşılmasına, icra müdürlüğünce de bu yönde hesap tablosu düzenlenmesine rağmen, Bolu 2. İcra Tetkik Mercii Hakimliği’nce faiz oranının yıllık % 20 olarak kabulü gerektiği yolunda karar verildiğini ileri sürerek, ana sözleşme uyarınca asıl alacağın aylık % 20 oranında faizi ile hesaplanacak 9.400,36 TL faiz alacağından icra dosyasına yapılan 1.955,00 TL ödemenin mahsubundan sonra bakiye 7.445.36 TL’nin aylık % 20 oranında faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 30.03.2009 tarih 2007/14632 esas, 2009/3732 karar sayılı ilamı ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, iddia, savunma ve dosyadaki belgelere göre, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davacının dayandığı ana sözleşme ve genel kurul kararlarına göre ödenmeyen aidatlar için aylık %20 faiz alınmasının kararlaştırıldığı, bu şekilde hesaplanan miktarın dava tarihinde ana para haline dönüşmüş olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 5.711,11 TL"nın tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamının birinci bendinin ikinci fıkrası doğrultusunda genel kurul kararlarında belirtilen aidat miktarlarına göre davalının yapmış olduğu ödemeler, tarihleri, davalının ödemelerde temerrüde düşüp düşmediği, düşmüş ise genel kurul tarafından kararlaştırılmış temerrüd faiz oranına göre sorumlu olduğu temerrüd faiz miktarları belirlenmeden bozma öncesi alınan yeterli ve denetime elverişli olmayan bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.