Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1022 Esas 2011/2425 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1022
Karar No: 2011/2425
Karar Tarihi: 08.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1022 Esas 2011/2425 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Şikayetçi, bir taşınmazın satışından sonra üst sıraya alınan vergi dairesinin haczinin Yasal şartlar oluşmadan konulduğunu iddia ederek sıra cetvelinin yeniden düzenlenmesini talep etti. İcra Mahkemesi, vergi alacağı için yapılan takipte borçlu şirketin aciz halinin tesbit edilmeden ortak hakkında işlem yapıldığı, ihtiyati haczin sıra cetvelinde dikkate alınamayacağı ve kamu alacağı için fiili haciz konulmadan hak talep edilemeyeceği gerekçesiyle şikâyetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verdi. Ancak, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35 ve mükerrer 35 inci maddesi ile Vergi Usul Kanunu’nun 10 uncu maddeleri uyarınca, kamu alacaklarının şirket ortak ve yöneticilerinin şahsi malvarlıklarından karşılanması için şirketin aciz halinde olduğunun anlaşılması ve ortak ya da yönetici aleyhinde usulüne uygun biçimde takibe girişilmesi gerekir. Somut olayda, şikâyet olunan vergi dairesinin hacizleri önceki yıllarda konulmuş ve borçlu hakkında düzenlenen ödeme emri ise daha sonra tebliğ edilmiştir. Bu durumda, adı geçen hakkında usulüne uygun bir takip yapılmadan evvel haciz konulduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle, mahkemece şikayetin kabulü gerekirken, karar değişik gerekçeyle onanmıştır. Kanun maddeleri ise; Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35 ve mükerrer 35 inci maddeleri ile Vergi Usul Kanunu’nun 10 uncu maddeleri.
(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/1022 E.  ,  2011/2425 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-
    Şikâyetçi vekili, borçlu ...’e ait taşınmazın satışından sonra üst sıraya alınan Gördes Vergi Dairesi’nin haczinin Yasal şartlar oluşmadan konulduğunu ve bildirilen alacak tutarının neleri kapsadığının anlaşılamadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Şikâyet olunan vekili, alacağa yönelik itirazların genel mahkemelerde ileri sürülebileceğini, borçlu ...İnş. San.Tic. Ltd. Şti’nin kamu borçlarını ödeme konusunda aciz halinde bulunduğunu ve şirket yetkilisi hakkında usulüne uygun biçimde takip yapıldığını bildirerek, şikâyetin reddini istemiştir.
    İcra Mahkemesi"nce dosya kapsamına göre, vergi alacağı için girişilen takipte, borçlu şirketin aciz hali tesbit edilmeden ortak hakkında işlem yapıldığı, ihtiyati haczin sıra cetvelinde dikkate alınamayacağı ve kamu alacağı için fiili haciz konulmadan hak talep edilemeyeceği gerekçesiyle şikâyetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.
    Karar, şikâyet olunan vekilince temyiz edilmiştir.
    Mahkemece semeresiz kalan hacizlere rağmen, şirketin aciz halinin tesbit edilmediği; hacizlerin kesin olmasına rağmen, ihtiyati olduğundan söz edildiği ve taşınmazların tapu kayıtlarına konulan şerh ile haczedilebileceği göz ardı edilerek, fiilen haczedilmediğinden bahisle kabul kararı verilmiştir. Bu gerekçeler yasal dayanaktan yoksundur.
    Ancak, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35 ve mükerrer 35 inci maddesi ile Vergi Usul Kanunu’nun 10 uncu maddeleri uyarınca, kamu alacaklarının şirket ortak ve yöneticilerinin şahsi malvarlıklarından karşılanması için şirketin aciz halinde olduğunun anlaşılması ve ortak ya da yönetici aleyhinde usulüne uygun biçimde takibe girişilmesi gerekir. Somut olayda, şikâyet olunan vergi dairesinin hacizleri 2001 ve 2002 yıllarında konulmuş olup, borçlu ... hakkında düzenlenen ödeme emri 16.9.2004 günü tebliğ edilmiştir. Bu durumda, adı geçen hakkında usulüne uygun bir takip yapılmadan evvel haciz konulduğu anlaşılmıştır. Bu itibarla, şikâyet olunan vergi dairesine sıra cetvelinde pay ayrılmaması doğrudur.
    O halde, mahkemece, şikayetin yukarıda açıklanan gerekçeler ile kabulü gerekirken, aynı sonuca yazılı gerekçelerle varılması isabetsiz ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK. nun 438/son maddesi gereğince değişik gerekçe ile onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle şikâyet olunan vergi dairesi vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın değişik gerekçe ile ONANMASINA, 08.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildiBaşkan





    Hemen Ara