Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/6423 Esas 2015/8641 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6423
Karar No: 2015/8641
Karar Tarihi: 04.11.2015

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/6423 Esas 2015/8641 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, hırsızlık suçundan mahkum olan suça sürüklenen çocuk hakkında verilen kararı incelerken, cezanın seçenek yaptırıma çevrilemeyeceği sonucuna vardı. Kararda, seçenek tedbirin gereğinin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasına çevrilemeyeceği, bu durumda seçenek tedbirin değiştirilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, suça sürüklenen çocuk için TCK’nın 168/1. maddesi gereğince indirim yapıldığı ve netice cezanın kısa süreli olmaması nedeniyle seçenek yaptırıma çevrilemeyeceği açıklandı. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 50. maddesi, 50/3. maddesi ve 50/6-7 madde hükümleri, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106/4. maddesi ile kanunlarda yer alan diğer emredici düzenlemeler dikkate alındı. Hüküm fıkrasında yapılan masraf tutarında eksiklik nedeniyle Devlet Hazinesine yüklenmeme kararı da açıklandı. Kanunların uygulanmasına uygun olan kararın düzeltilerek onanmasına karar verildi. Kanun maddeleri detaylı olarak açıklanmadı.
17. Ceza Dairesi         2015/6423 E.  ,  2015/8641 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hükmedilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın TCK"nın 50. maddesi uyarınca ceza süresince yasaklanması seçenek yaptırıma çevrildiği ve seçenek yaptırımın gereğinin yerine getirilmemesi halinde kısa süreli hapis cezasının kısmen veya tamamen hapse çevrileceğinin ihtar edildiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesindeki "... fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış ... bulunanların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir." ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106/4. maddesindeki "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde, bu ceza hapse çevrilemez. Bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." şeklindeki emredici düzenlemeler ve 5237 sayılı Kanun"un 50/6-7 madde hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasına çevrilemeyeceği, bu halde seçenek tedbirin değiştirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmiş ise de suça sürüklenen çocuk hakkında şartları oluşmadığı halde TCK"nın 168/1. maddesi gereğince indirim yapıldığı, anılan madde uygulanmadığı durumda netice cezanın kısa süreli olmaması nedeniyle aynı Yasa"nın 50. maddesi uyarınca seçenek yaptırıma çevrilemeyeceği ve atıfet kuralı uyarınca Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 04.03.2008 gün ve 2008/6-47 Esas, 2008/43 sayılı kararı ışığında, sanığın yanılgılı uygulama nedeniyle ortaya çıkacak sonuçtan ikinci kez yararlandırılmasının hakkaniyete aykırı sonuçlar doğmasına, adalet ve eşitlik ilkelerinin sakatlanmasına yol açacağı değerlendirildiğinden, bu husus da bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Mahkeme masrafı olarak yapılan 10 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Kanun"un 106/1. maddesinde belirlenen 20 TL"den az olması nedeniyle 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesi gereğince Devlet Hazinesine yükletilmesi yerine suça sürüklenen çocuktan tahsiline karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama gideri ile ilgili bölüm çıkarılarak yerine ""bu dava sebebiyle yapılan 10,00 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine” ibaresi eklenmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara