Esas No: 2021/3704
Karar No: 2022/7780
Karar Tarihi: 03.11.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3704 Esas 2022/7780 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/3704 E. , 2022/7780 K.Özet:
Davacı, Denizbank'ta müdür olarak çalışırken davalının hesaplarını boşalttığını iddia ederek bir senet üzerinden borçlu olmadığının tespiti talebini içeren dava açmıştır. Ancak daha önce aynı konuda açılmış ve davacının iddiaları reddedilmiş bir dava olduğu belirtilerek, istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Bu karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir ancak yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince verilen kararda isabetsizlik olmadığı ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararının usul ve yasaya uygun olduğu sonucuna varılarak onanmıştır.
HMK madde 353/b-1: İstinaf dosyası esas itibariyle inceleme konusu yapılacak nedenlerden yoksun olması durumunda istinafın esastan reddi kararı verilir.
HMK madde 370/1: Temyiz İçin İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesine Genel Bakış: Sanık veya savunmanın hukuka aykırı olarak kullanılan delil iddiaları, verilen kararın tümüyle veya bir kısmen hukuka aykırı olması, yasal düzenin açık bir şekilde uygulanmaması veya uygulanması gereken hükümlerin yanlış uygulanması nedenleriyle temyiz istemi başlatılabilir.
HMK madde 372: Temyiz edilen karara ilişkin olarak, temyiz incelemesi için alınması gereken harcın, temyiz aşamasında ayrıca alınması gerekir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 21.03.2017 tarih ve 2015/1017 E. - 2017/265 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi'nce verilen 26.03.2021 tarih ve 2018/1971 E. - 2021/646 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Denizbank Personeli olarak müdür mevkiinde çalışmakta iken davalının kendi hesaplarının müvekkili tarafından boşaltıldığından bahisle hakkında banka müfettişlerine, savcılığa, BDDK dahil bir çok yere şikayette bulunduğunu, müvekkilinin elinden davalı tarafça maddi zarara uğratıldığı gerekçesi ile zorla ve tehditle senet alındığını, senede teminattır ibaresinin yazıldığını, oysa takibe konulan senette böyle bir ibarenin yer olmadığını, senet altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, davalının bir başka senedi takibe koyduğunu, takibe konulan senedin sahte şekilde tanzim edildiğini, yapılacak imza incelemesi sonucunda ortaya çıkacağını ileri sürerek İstanbul 9. İcra Müdürlüğü'nün 2008/21830 Esas sayılı dosyasında senedin sahteliği nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalıya verilen senedin icraya konulan senet olduğunu, üzerinde teminat senedidir diye bir yazının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, takibe konu senet nedeni ile borçlu olmadığının tespiti talebi ile Bakırköy 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/361 Esas sayılı dosyasında 17/11/2008 tarihinde dava açıldığı, yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine dair verilen kararın kesinleştiğini, davacının ileri sürdüğü gibi takibe konu senette teminat ibaresi yer almadığını, Bakırköy 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/361 Esas 2012/308 karar sayılı dosyasında, davacının iş bu dava dosyasındaki tüm iddialarına ilişkin gerekli tüm inceleme ve araştırmaların yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 03/11/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.