Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2825 Esas 2011/2373 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/2825
Karar No: 2011/2373
Karar Tarihi: 7.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2825 Esas 2011/2373 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/2825 E.  ,  2011/2373 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı kooperatifin 27.05.2007 tarihli Genel Kurul toplantısına müvekkilinin vekili olarak katılan eşi ... ve diğer sekiz üyenin gündeme “site dairelerindeki eksiklikler ile aşırı şekilde yüksek gösterilen inşaat maliyetleri hakkında görüşme” maddesi eklenmesi isteklerinin davacının eşi ve üye ... dışındaki diğer 6 üyenin birinci etap üyesi olukları ve üyelikten istifa ettikleri gerekçesiyle kabul edilmediğini, halbuki bu üyelerin istifalarının Yasaya ve anasözleşmenin 13. maddesine uygun olmadığını, dolayısıyla geçerli olmadığını, öte yandan anasözleşmenin 31. maddesi uyarınca noter kanalıyla yapılmış bir müracaat yok ise de, Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü" nün 04.05.2007 tarih 2046 sayılı yazısı ile söz konusu maddenin gündeme alınması hususunda talimat verildiğini, talimat gereğince ilave maddelerin gündeme alınıp görüşülmemesinin yasaya ve usule aykırı olduğunu, toplantının saat 13 yerine 14" de başlamasının sözleşmeye ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğunu, yönetim kurulu ibrasının kabul edilmediğini fakat beyanların tutanağa geçirilmediğini ileri sürerek, 27.05.2007 tarihli Genel Kurul Toplantısının iptaline karar verilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekilleri, 27.02.2007 tarihli genel kurul toplantısı gündemine madde eklenmesi için önerge veren sekiz kişiden altısının 28.02.2007 tarihinde kooperatifte istifa etmiş üyeler olduğunu, önerge veren ...’ un eşi Serap ile birlikte kooperatifte ½ payı bulunduğunu ve 18.06.2007 tarihinde üyelikten istifa ettiğini, önergenin anasözleşmenin 31. maddesine uygun olarak noter kanalıyla bildirilmediğini, buna rağmen genel kurulda oylanan önergenin 11 hayır oyuna karşılık 2 evet oyu ile reddedildiğini, keza yönetim ve denetim kurulu üyelerinin oy çokluğu ile ibra edildiklerini, davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, dosya kapsamına göre davacının, görüşülmesini istediği hususun genel kurulun gündemine alınması konusunda noter kanalıyla tebligat yapmadığı, kooperatife hitaben 14.03.2007 tarihli 8 imzalı dilekçe ile “site ve dairelerdeki eksiklikler ile aşırı şekilde gösterilen inşaat maliyetinin” genel kurul gündemine alınarak görüşülmesini istediği ve bu dilekçenin bir örneğini 04.05.2007 tarihli dilekçesi ekinde Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü" ne verdiği, İl Müdürlüğü" nün 25.05.2007 tarihli cevabında kooperatife konunun gündeme alınarak görüşülmesi için 04.05.2007 tarihli yazı yazdığını bildirdiği, önergede imzaları bulunan altı kişinin genel kurul toplantısından önce üyelikten istifa ettikleri ve istifanın kabul edildiği,böylece yeterli sayıda ve yasal usulle yapılmış bir müracaat olmadığı gibi, toplantıda yapılan oylama sonucu talep konusu hususun gündeme alınması talebinin reddedildiği, ayrıca toplantıya katılan bir üyenin genel kurulda alınan kararların iptalini isteyebilmesi için alınan karara muhalif kalması ve bu muhalefeti zapta geçirtmesi gerektiği, davacının, Yönetim ve Denetleme Kurulu üyelerinin ibrası hakkındaki 6. maddesinde karara muhalif olduğunun zapta geçirtilmediği, toplantıya çağrının usulsüz olmasının toplantıya katılmayan ortağa dava açma hakkı verse de usulsüz çağrının genel kurulun iptalini gerektirmediği, davacı önceden toplantı gününden haberdar olup, toplantıya katıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 07.12. 2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














    Hemen Ara