Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1797 Esas 2011/2151 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1797
Karar No: 2011/2151
Karar Tarihi: 29.11.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1797 Esas 2011/2151 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2011/1797 E.  ,  2011/2151 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı,davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 26.06.2010 tarihli genel kurulun usulüne uygun çağrı yapılmadan toplandığını, hazirun cetvelindeki imzalar ile davet mektuplarının tebliğine ilişkin belgedeki imzaların altı tanesinin birbirini tutmadığını, şerefiye farklarının tespiti ve yapılan kur"a çekiminin anasözleşmeye ve mevzuata aykırı olduğunu, zira bir önceki genel kurulda kur"a çekiminin anasözleşmenin 61. maddesindeki hususların sağlanamadığı gerekçesiyle ertelendiğini, aynı eksiklikler devam ettiği halde bu genel kurulda kur"a çekimi yapıldığını, küçük dairelerin aidatları ile büyük dairelerin aidatları belirlenirken herhangi bir maliyet çalışması yapılmadığını, garajların kur"a çekimine uygun olarak paylaştırılmadığını ileri sürerek, davalı kooperatifin 26.06.2010 tarihli genel kurulunda alınan kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, kooperatif ortaklarının genel kurula usulüne uygun olarak davet edildiklerini, binadaki dairelerin 17.05.2008 tarihli genel kurul toplantısında oybirliğiyle büyük daireler ve küçük daireler şeklinde gruplandırıldıklarını, iptali istenen genel kurulda kabul edilen şerefiye hesabının genel kuruldan önce ortaklara tebliğ edildiğini, davacının 15 gün içinde şerefiye hesabına itiraz hakkını kullanmadığını, aradan bir yıldan fazla bir zaman geçtikten sonra şerefiye hesabı raporuna itiraz etmesinin dürüstlük ve iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının 26.06.2010 tarihli genel kurulda şerefiye farklarının ve ödeme planının belirlenmesine, büyük ve küçük dairelerin kur"a çekimine muhalefet ederek, bunu tutanağa geçirttiği, konutların maliyet bedelleri kesinleşmeden noter huzurunda kur"a çekilişi yapılmasının ve şerefiye farklarının belirlenmesinin anasözleşmeye ve objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 26.06.2010 tarihli genel kurulun 6, 7 ve 8 numaralı kararlarının iptaline karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Genel kurul kararların iptali 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu" nun 53. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, genel kurul kararlarına karşı bir ay içinde kanuna, anasözleşme hükümlerine ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiası ile dava açılabilir. Ortağın dava açabilmesi için genel kurulda alınan kararlara muhalif kalması ve bunu tutanağa geçirtmesi gerekir.
    26.06.2010 tarihli genel kurul tutanağı incelendiğinde, iptale konu 7. maddesinde oylama yapılıp herhangi bir karar alınmadığı, büyük ve küçük dairelerin noter huzurunda yapılan kur"a çekimi sonucu oluşan noter onaylı listenin ekli olduğunun belirtilmesi ile yetinildiği görülmüştür. 8. maddede ise çevre düzenlemesi ve yarım kalan işlerin tamamlanması için büyük ve küçük daire ayrımına göre aidatlar belirlenmiş ve karar oybirliği ile alınmıştır. Bu iki madde yönünden davacının tutanağa geçirilmiş bir muhalefeti bulunmadığı gibi, 8. madde oybirliği ile kabul edilmiştir. Mahkemece, Kooperatifler Kanunu"nun 53. maddesi uyarınca davacının genel kurulun 7. ve 8. maddelerinin iptalini isteme hakkı bulunmadığı hususu gözardı edilerek yazılı gerekçe ile bu iki maddenin de iptaline karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara