Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13533 Esas 2021/5146 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/13533
Karar No: 2021/5146
Karar Tarihi: 10.06.2021

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13533 Esas 2021/5146 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında sahte fatura kullanma suçundan açılan kamu davasında, sanığın aynı mükellefiyeti nedeniyle 2011 yılında sahte fatura kullanmak suçundan mahallinde hüküm kurulması kararlaştırıldı. Ancak mahkeme, sanığın aynı mükellefiyeti ile aynı takvim yılında başka mükelleflerce düzenlenen sahte faturaları kullandığına ilişkin tespitin zincirleme suç içinde değerlendirilmesi gerektiği sonucuna vardı. Mahkeme, sanığın hukuki durumunu tayin etmek için varsa aynı mükellefiyeti ve aynı yıllara ilişkin diğer dava dosyalarının da incelenmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, TCK'nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümleri uygulanmadan eksik ceza tayini yapıldığı tespit edildi ve TCK'nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtildi. Kararın bozulmasına karar verildi ve kanun maddeleri 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi olarak belirtildi.
11. Ceza Dairesi         2017/13533 E.  ,  2021/5146 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi



    Sanık hakkında 2011 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan da kamu davası açıldığı gözetilerek atılı suçtan mahallinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
    1-Sanık hakkında 2011 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan açılan kamu davasında; UYAP üzerinde yapılan kontrolde, sanığın aynı mükellefiyeti nedeniyle 2011 takvim yılında sahte fatura kullanmak suçundan açılan ... 58. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/405 esas sayılı dava dosyasının derdest olduğu, sanığın aynı mükellefiyeti ile aynı takvim yılında başka mükelleflerce düzenlenen sahte faturaları kullandığına ilişkin tespitin yeni bir suçu oluşturmayıp, zincirleme suç içinde değerlendirilmesi gerekeceği anlaşılmakla; 2011 yılına ilişkin mükerrer yargılama yapılmaması ve eylemlerin zincirleme suç içinde kalıp kalmadığının değerlendirilmesi açısından, söz konusu dosya ile varsa aynı mükellefiyeti ve aynı yıllara ilişkin diğer dava dosyalarının da duruşmaya getirtilip incelenmesi, mümkün olması halinde davaların birleştirilmesi, aksi durumda davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınmasından sonra sanığın eylemlerinin zincirleme suç niteliğinde olup olmadığı veya mükerrer dava açılıp açılmadığının belirlenmesi ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,


    2-Kabule göre de;
    a)Sanığın suça konu faturaları 2011 takvim yılında “farklı beyanname dönemlerinde” kullandığının anlaşılması karşısında, TCK’nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümleri uygulanmayarak eksik ceza tayini,
    b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



















    Hemen Ara