MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Erteli hapis cezasıyla mahkûmiyetinin yasal sonucu olarak sanığın 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına; anılan maddenin 3. fıkrası gereğince, cezası ertelendiği için kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise maddenin 1 ve 2. fıkralarının uygulanmamasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-08.09.2010 tarihli cevabi yazı itibariyle suç nedeniyle oluşan bir zararın bulunmadığı, sanığın suç tarihinde sabıkasında kasıtlı suçtan mahkumiyet kararı olmayan hükmün açıklanmasının geri bırakılması ilamının olması, mahkemenin “sanığın pişmanlığı, geçmişi ve suç işleme konusundaki eğilimine göre cezası ertelenir ise, ileride bir daha suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanatini” gerekçe göstererek sanık hakkında verilen cezanın 5237 sayılı TCK"nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verirken, “sabıkasında hükmün açıklanmasının geri bırakılması ilamının olması ve kişiliği dikkate alınarak yeniden suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat olmadığını” gerekçe gösterip, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar vererek çelişki yaratması,
Bozmayı gerektirmiş,sanık ..."in temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 15.09.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.