Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11671 Esas 2022/4681 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11671
Karar No: 2022/4681
Karar Tarihi: 14.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11671 Esas 2022/4681 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/11671 E.  ,  2022/4681 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu cismani zarar nedeniyle maddi tazminat davasının Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan inceleme sonucunda; başvurunun kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen 28/08/2019 tarih ve 2019/İHK-10705 sayılı kararın davalı vekilince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği görüşüldü.
    K A R A R
    Davacı vekili; 01/03/2018 tarihinde davalıya trafik sigortalı aracın, davacının sürücüsü olduğu araçla karıştığı çift taraflı trafik kazasında davacının yaralanarak en az %23 oranında malul kalığını, kaza sonra davalı tarafından kısmi bir ödeme yapıldığını, ancak Katip Çelebi Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 18/10/2018 tarihli raporda maluliyetin %23 oranına yükseldiğini, maluliyet oranında artışın yeni bir olgu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 13/02/2019 tarihli dilekçesiyle talebini 71.025,20 TL'ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/553 esas sayılı dosyasında açılan davada sağlanan sulh neticesinde toplam 44.208,00 TL'nin ibraname mukabili ödenmesi nedeniyle başvurunun reddi gerektiğini, aksi kanaat halinde sunulan raporu kabul etmediklerini, yeni bir rapor alınmasını talep ettiklerini belirterek, başvurunun kesin hüküm nedeniyle reddini istemiştir.
    Uyuşmazlık Hakem Heyetince; başvurunun kabulü ile 71.025,20 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 15/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara karşı davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur.
    İtiraz Hakem Heyetince; mahkeme dosyasında davacının artan maluliyete ilişkin haklarını saklı tutarak davalıyla sulh olması nedeniyle kesin hüküm bulunmadığı, hükme esas alınan hesap raporunda artan oran üzerinden hesaplama yapıldığı gerekçesiyle; davalının itirazının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve özellikle davacının eldeki başvuruya konu talebinin maluliyet artışına ilişkin olması nedeniyle 5684 sayılı Kanun’un 30. maddesinin 14. fıkrasında öngörülen daha önce mahkemeye intikal ettirilmemiş olma koşulunun aranmamasına, davalının bu yöne ilişkin itirazının reddine karar verilmesinde bir usulsüzlük olmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
    Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
    Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Katip Çelebi Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 18/10/2018 tarihli raporda davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti %23 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik ve ekindeki cetvellerin kullanılması Dairemizin yerleşik uygulamasıyla kabul edildiğinden kullanılan cetvel bakımından rapor usule uygun ise de, artan maluliyet oranı ile gelişen yeni bir durum olup olmadığı konusunda bir belirleme bulunmamaktadır.
    İtiraz Hakem Heyetince, ilk ödemeye esas alınan ve Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesince düzenlenen 05/07/2018 tarihli raporda belirtilen %10 maluliyet oranı ile Katip Çelebi Üniversitesince düzenlenen 18/10/2018 tarihli raporda belirtilen %23 maluliyet oranı yönünden, ilk raporun düzenlendiği tarihten sonra davacının gördüğü tedaviler de değerlendirilerek, maluliyette artan ve gelişen bir durum olup olmadığı yönünde davacıdan rapor sunmasına karar verilerek Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından aldırılan 02/08/2019 tarihli raporda davacının trafik kazasına bağlı maluliyet oranının %27 olduğu ve artan niteliğin bulunarak sekel halini aldığı sonucuna varılmışsa da, bu rapor da kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik ve ekli cetvellere göre düzenlenmesi gerekirken, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş, İtiraz Hakem Heyetince davacının başvuru dilekçesinde %23 oranında maluliyet oranıyla talebini sınırlandırdığı dikkate alınarak, aradaki fark olan %13 maluliyet oranı üzerinden hesaplama yapılması ile belirlenen tazminata hükmedildiği gerekçesiyle davalının itirazının reddine karar verilmiştir.
    Hükme esas alınan 02/08/2018 tarihli maluliyet raporu kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun düzenlenmemiştir. Eksik inceleme ile karar verilemez. Davacıya %10 maluliyet oranı üzerinden tazminat ödemesi yapan davalının hukuki durumunun, kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri uyarınca alınacak yeni bir raporda, artan maluliyet oranı ile gelişen yeni bir durum olup olmadığı sorunu çözüldükten sonra değerlendirilmesi gerekmektedir.
    Şu halde davacının artan maluliyete ilişkin talebi bulunması karşısında İtiraz Hakem Heyetince yapılacak iş; dosya kapsamında bulunan ve ilk ödemeye esas alınan %10 maluliyet oranı olduğunu belirten 05/07/2018 tarihli maluliyet raporu ile davacının eldeki
    başvuruya sunduğu 18/10/2018 tarihli ve 02/08/2019 tarihli raporlar da irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının kaza nedeniyle artan maluliyetinin bulunup bulunmadığının üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından gerekçeli, denetime elverişli ve kaza ile illiyet bağının kurulduğu yeni bir rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı biçimde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    3-Kabule göre de; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrası ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 17. maddesinin 2. fıkrası gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen vekalet ücretinin 1/5’i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden, tam nispi vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 14/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara