Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12475 Esas 2022/6154 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12475
Karar No: 2022/6154
Karar Tarihi: 29.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12475 Esas 2022/6154 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/12475 E.  ,  2022/6154 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının hakem yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından başvurunun kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilinin itirazı üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, 13.06.2016 tarihinde davalı tarafından ZMM sigortası ile sigortalı araç ile davacının yolcu olduğu motosiklet arasında gerçekleşen kaza sonucu müvekkilinin yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere sürekli iş göremezlik zararı için şimdilik 5.100,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini 39.999,00 TL'ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; maluliyet raporunun uygun olmadığını ve hatır taşıması itirazlarını olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulüne 39.999,00 TL'nin 07.02.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, karar verilmiştir. Davalı vekilinin söz konusu karara itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyeti itirazın reddine karar vermiş, davalı vekili anılan kararı temyiz etmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 6098 sayılı TBK’nın 51. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
    Hâkim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.
    Somut olayda, davacı yolcu konumundadır. Soruşturma dosyasındaki ifade tutanaklarına ve davacının beyanına göre davacı ile davalı tarafından sigortalı bulunan araç sürücüsünün arkadaş oldukları anlaşılmaktadır. Davalı vekili cevap dilekçesinde; olayda hatır
    taşıması olduğunu belirtmiştir. İtiraz Hakem Heyetince dosyada hatır taşımasının mevcudiyetini gösterir bilgi yada belgeye rastlanmadığı gerekçesiyle olayda hatır taşıması bulunmadığı yönünde hatalı şekilde değerlendirme yapılmıştır. O halde, davacı yolcu ile dava dışı sürücünün arkadaş olup gezdikleri esnada kazanın meydana gelmesi akside ispat edilemediğine göre olayda hatır taşıması bulunduğunun kabulü ile tazminattan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    3-Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından, kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir. Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. ve Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13. maddeleri uyarınca, tarafların vekille temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekalet ücretinin her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olduğu öngörülmüştür. Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için ilgili mevzuat göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında belirlenmesi, sözonusu miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması hâlinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 29/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara