Esas No: 2015/25842
Karar No: 2015/11012
Karar Tarihi: 14.12.2015
Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/25842 Esas 2015/11012 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000,00 TL"ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 1.000,00 TL adli para cezasına ilişkin hükmün, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenlerinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 2008/7-80 Esas 2008/93 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, sanıklar hakkında hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı Yasa"nın 50. maddesinin 1. fıkrası uyarınca ceza müddeti kadar her gün bir saat süreyle bir kütüphanede kitap okuma tedbirine çevrilmesine karar verildiği, 50/1-(d) bendine göre, hapis cezasının “mahkum olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle, belirli yerlere gitmekten veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanmaya” çevrilebileceği, bu yaptırımın ne şekilde infaz edileceğinin ise Tüzüğün 51. maddesinin 4. fıkrasında düzenlendiği, açıkça görüleceği üzere, (d) bendinde, belirli yerlere gitmekten yasaklanma veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanma şeklinde iki ayrı tedbirden bahsedildiği buna karşılık, bahsedilen tedbirlerden her ikisinin de “bir şeyi yapmaktan yasaklanma” biçiminde olduğu, (d) bendi uyarınca “bir şeyi yapma” tedbirine karar verilemeyeceği öte yandan, uygulanmasına karar verilen tedbirin, 50. maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan; “en az iki yıl süreyle, bir meslek veya sanat edinmeyi sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkanı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etmeye” biçiminde düzenlenen “bir meslek ve sanat edinmek amacıyla bir eğitim kurumuna devam” tedbiri kapsamında da değerlendirilemeyeceği çünkü, kütüphanenin bir eğitim kurumu olmadığı gibi, suça sürüklenen çocuğun kütüphaneye gitmesine ilişkin tedbire de ona meslek veya sanat öğretmek amacıyla hükmedilmediğine karar verilmiş, somut olayda ise, suça sürüklenen çocuğa mahkumiyet süresini de aşacak şekilde 1 yıl süresince ... Halk Kütüphanesinde bulunan ve Milli Eğitim Bakanlığı"nın tavsiye listesinde yer alan dünya klasiklerinden 10 kitabın okunmasına hükmedildiği, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun kararı doğrultusunda bu şekilde bir seçenek yaptırıma karar verilemeyeceğinin gözetilmeyerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2)5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106/4. maddesinde ""Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde on birinci fıkra hükmü uygulanır." şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Her ne kadar 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına çevrilmesine karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır.
Bu itibarla kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle teblignameye aykırı olarak BOZULMASINA, 14.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.