Esas No: 2021/12871
Karar No: 2022/7059
Karar Tarihi: 07.04.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12871 Esas 2022/7059 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/12871 E. , 2022/7059 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 16/02/2020 tarih, 2020/İHK-3744 sayılı itirazın reddine dair kararın, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 02/09/2011 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki motosiklet ile davalı tarafından ... ile sigortalanan aracın kazası neticesinde yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden avans faizi ile davalıdan tahsili isteminde bulunmuş, talebini 76.984,05 TL olarak artırmıştır.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile 76.984,05 TL tazminatın 31/05/2019 tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline dair verilen kararın davalı vekili tarafından itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince, itiraz reddedilmiştir. Karar, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
KTK'nın 111. maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen 2 yıllık süre hak düşürücü süre olup hakem heyetince re’sen dikkate alınması gerekir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde ve itiraz dilekçesinde davacıya kaza sebebiyle yaralanmasından dolayı 19/02/2013 tarihinde ödeme yapıldığını ve sorumluluklarının kalmadığını, KTK 111/2 maddesi gereğince 2 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğunu belirtmiştir.
Şu halde; davalı vekilinin ödeme ve buna bağlı ibranameye yönelik itirazı dikkate alınarak ödeme tarihi ve başvuru tarihi olan 26/06/2019 tarihine göre KTK'nın 111. maddesinde öngörülen 2 yıllık hak düşürücü sürenin sürekli maluliyet tazminatı bakımından geçirildiği gözetilmek suretiyle davacının sürekli maluliyet tazminat talebinin, hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde İtiraz Hakem Heyetinin davalı vekilinin itirazının reddine dair hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, davacı vekili ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 07/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.