Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/15400 Esas 2022/9266 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/15400
Karar No: 2022/9266
Karar Tarihi: 22.06.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/15400 Esas 2022/9266 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Taraflar arasında sigorta tahkim davası görülmüştür. Davacı, çift taraflı trafik kazasında yaralandığını ve malul kaldığını belirterek tazminat talebinde bulunmuştur. Talep, ilk başta 5.001 TL olup daha sonra 39.990 TL'ye yükseltilmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti, davacının talebini kısmen kabul etmiştir. İtiraz Hakem Heyeti ise bu karara kısmen itiraz etmiştir. Mahkeme, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarını reddetmiş, ancak maluliyet raporunun yeterli inceleme yapılmadan kabul edilmesi ve vekalet ücretine dair yanlış bir karar verilmesi nedenleriyle İtiraz Hakem Heyeti kararını bozmuştur.
Kanun maddeleri detaylı olarak şöyledir:
- Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü (maluliyet raporlarının 11/10/2008 tarihinden önce),
- Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği (maluliyet raporlarının 11/10/2008 ile 01/09/2013 arasında),
- Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği (maluliyet raporlarının 01/09/2013 tarihinden sonra),
- Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik (maluliyet raporlarının 01/06/2015 tarihinden sonra),
- Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik (maluliyet raporlarının 20/02/2019 tarihinden sonra).
4. Hukuk Dairesi         2021/15400 E.  ,  2022/9266 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; Sigorta Tahkim komisyonu İtiraz Hakem Heyetince verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacı vekili, 10/07/2015 tarihinde davacı ...’in sürücü konumunda olduğu çift taraflı trafik kazasında yaralandığını ve malul kaldığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.001,00 TL maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiş, ıslahla talebini 39.990,00 TL’ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
    Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; başvurunun kabulü ile 38.740,00 TL’nin 12/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, İtiraz Hakem Heyetince davalı sigorta şirketi vekilinin itirazlarının kısmen kabulü ile 38.640,00 TL’nin 12/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline, bakıcı gideri talebinin reddine dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Söz konusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
    Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Kütahya Evliya Çelebi Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp ABD raporuna göre davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti %12 olarak belirlenmiştir. Anılan bu rapor kaza tarihinde yürürlükte olmayan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiştir.
    Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01/09/2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01/06/2015 tarihinden sonra da Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
    10/07/2015 kaza tarihi itibari ile Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri yürürlükte olup davacı tarafından dosyaya ibraz edilen raporun Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği anlaşılmakla, davacı tarafa kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak tanzim edilmiş maluliyet raporunu sunması için süre verilmesi, maluliyet raporunun sonucuna göre gerekirse yeniden aktüer raporu alınarak (davalı lehine kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    3-Somut olayda, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davacı yararına davalı aleyhine tam nispi vekalet ücretine hükmedilmiş; davalı vekilinin İtiraz Hakem Heyeti nezdinde vekalet ücretine dair yapmış olduğu itiraz reddedilmiştir.
    Uyuşmazlık Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine karar verilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretin altında kalması nedeni ile AAÜT'nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki 3.400,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ :Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 22/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara