Esas No: 2019/470
Karar No: 2021/4322
Karar Tarihi: 24.06.2021
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/470 Esas 2021/4322 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erbaa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20/02/2015 tarihinde verilen dilekçeyle ipoteğin kaldırılması talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17/05/2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
KARAR
Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu 106 ada 8 parselde bulunan mesken niteliğindeki 15 No"lu bağımsız bölümü tapuda 16.02.2012 tarihli ve 1075 yevmiye numaralı akit ile dava dışı...’e sattığını, Cemil Yüksel’in de adına kayıtlı olan taşınmaz üzerinde davalı lehine 17.02.2012 tarihinde 110.000,00TL bedelli 1. dereceden ipotek tesis ettirdiğini, ancak ipotek işleminin muvazaa olduğunu, Cemil Yüksel aleyhine de Erbaa Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/108 Esas sayılı dosyası üzerinden tapu iptal ve tescil davası açtıklarını ve davanın derdest olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını istemiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirket ile dava dışı... arasında petrol istasyonunun işletilmesi amacıyla 02.05.2011 başlangıç tarihli 5 yıl süreli bayilik sözleşmesi ve aynı tarihli bir protokol imzalandığını, bayilik sözleşmesinin teminatı olarak taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini, ticari ilişki devam ederken müvekkilince keşide edilen 27.04.2012 tarihli ihtarname ile...’e yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle bayilik sözleşmesinin tek taraflı olarak feshedildiğinin bildirdiğini, alacağın tahsili için de aleyhinde Mersin 7. İcra Müdürlüğünün 2012/4626 ve 4627 Esas sayılı dosyaları üzerinden icra takibi başlatıldığını ve Anadolu 3. İcra Müdürlüğünün 2012/11006 sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince; 17.11.2017 tarihli heyet bilirkişi raporuna göre, bayilik sözleşmesinin fesih tarihi itibariyle davalı şirketin bayi..."den 103.521,71TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalı ile bayi arasında alacak borç ilişkisinin 13.05.2011 tarihi itibariyle başladığı ve davalının kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir.
Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir.
Öte yandan, dava konusu taşınmaz hakkında tapu iptali ve tescil davası bulunması halinde, bu davanın sonunda mülkiyet durumu değişebileceğinden, açılan tapu iptali ve tescil davasının 6100 sayılı HMK"nın 165/1. maddesi gereğince görülmekte olan ipoteğin kaldırılması davası için bekletici mesele yapılması gerekir.
Yapılan bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; dava konusu taşınmazın önceki maliki olan davacı ... tarafından, taşınmazı satış yoluyla devrettiği dava dışı... aleyhine Erbaa Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/108 Esas sayılı dosyası üzerinden aldatma hukuksal nedenine dayalı olarak tapu iptali ve tescil davası açıldığı ve UYAP kaydında yapılan incelemede davanın halen derdest olduğu anlaşıldığından, bu dava sonucunda verilecek karar ile dava konusu taşınmazın mülkiyet durumu değişebileceğinden mahkemece, sözü edilen tapu iptali ve tescil davasının 6100 sayılı HMK"nın 165/1. maddesi gereğince bekletici mesele yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş; bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve HMK"nın 373/1. maddesi gereğince temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA; yerel mahkeme hükmünün hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, karardan bir örneğin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 24.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.