Esas No: 2021/360
Karar No: 2022/13260
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/360 Esas 2022/13260 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/360 E. , 2022/13260 K.Özet:
Mahkeme, bir banka ile kredi anlaşması yapan sanığın kredi borcunu ödememesi nedeniyle bankanın takip başlatarak rehni paraya çevirmesi sonucunda ele geçirilen aracın icra müdürlüğüne teslimi sırasında sanığın araç üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunma iddiasıyla yargılandığı bir davada, muhafaza görevini kötüye kullanma suçu oluşmadığı ancak sanığın eyleminin \"Alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek\" suçunu oluşturabileceği ve bu suçla ilgili davaya bakmanın ve delilleri değerlendirmenin İcra Mahkemesinin görevi kapsamında olduğu kararını vermiş ve Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsiz olduğuna hükmetmiştir. Kanun maddeleri olarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 289. maddesi ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 331. ve 346. maddeleri belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Muhafaza görevini kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ... ile kredi kullanan sanık arasında kredi ile motorlu taşıt aracı alımı sırasında düzenlenen Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden sanığın kredi ile satın ve teslim aldığı taşıt aracının trafik tescil kaydına "rehin şerhi" konulduğu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine katılan banka tarafından rehnin paraya çevrilmesi sureti ile takip başlatıldığı olayda; rehnin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 289.maddesinde belirtilen kamu idaresince konulmuş bir rehin/haciz olmadığı, teslim işleminin de, yetkili resmi organ veya görevli tarafından teslim edilmiş "resmen teslim olunan mal" kapsamında kalmadığı, bu nedenle muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun oluşmayacağı ancak; katılan tarafından başlatılan icra takibi neticesi ele geçirilen rehinli aracın icra müdürlüğüne teslimi için kıymet takdiri sırasında muhtelif parçalarının söküldüğünün tespit edilmesi üzerine sanığın araç üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunduğu iddia olunan eyleminin, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 331. maddesinde düzenlenen "Alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek" suçunu oluşturabileceği, bu suçla ilgili davaya bakmanın ve delilleri değerlendirmenin aynı Kanun'un 346. maddesi uyarınca İcra Mahkemesinin görevi kapsamında olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken davaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 23.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.