Esas No: 2021/3556
Karar No: 2022/14742
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/3556 Esas 2022/14742 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/3556 E. , 2022/14742 K.Özet:
Mahkeme, bir hırsızlık olayı nedeniyle verilen mahkumiyet kararını inceleyerek TCK'nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ancak, dosyada bazı hataların yapıldığı tespit edilmiştir. Katılanın beyanına göre suçun gece vakti gerçekleştiği için sanığın TCK'nın 143. maddesinin uygulanmaması gerektiği kararına gidilmemesi, polis merkezine çağrıldığında suça konu telefonu görevlilere teslim ederek iyi niyet gösterisi yapan sanığa TCK'nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiği düşünülmemesi ve sanığa yüklenen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması nedeniyle zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden yargılamaya devam edilmesi nedeniyle kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenlerle mahkumiyet kararı bozulmuş ve yeniden değerlendirilmesi için dosya geri gönderilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri TCK'nın 53, 143, 168/1, 142/2-h ve 143 maddeleri ile 5271 sayılı CMK'nın 150/3, 188/1 ve 289/1-e maddeleridir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15/04/2020 gün ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 10.maddesi ile TCK'nın 53.maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Ancak;
1)Katılanın beyanına göre hırsızlık eyleminin 01:00 sıralarında gece vakti gerçekleşmiş olduğunun anlaşılması karşısında; sanık hakkında TCK'nın 143. maddesinin uygulanmaması,
2)Soruşturma aşamasında sanığın polis merkezine çağrıldığında suça konu telefon ile birlikte gelerek telefonu görevlilere verdiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
3) 1 nolu bozma nedenine göre; 5237 sayılı TCK'nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanığa yüklenen TCK'nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde TCK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 14/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.