Esas No: 2022/4280
Karar No: 2022/15654
Karar Tarihi: 28.09.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/4280 Esas 2022/15654 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/4280 E. , 2022/15654 K."İçtihat Metni"
Kamu malına zarar verme suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 152/1-a ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 58/6-7. maddesi uyarınca hükmedilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Silivri 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/06/2021 tarihli ve 2020/136 esas, 2021/318 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 15/03/2022 gün ve 29224-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/05/2022 gün ve 2022/43540 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 193/2. maddesinde yer alan "Sanık hakkında, toplanan delillere göre mahkûmiyet dışında bir karar verilmesi gerektiği kanısına varılırsa, sorgusu yapılmamış olsa da dava yokluğunda bitirilebilir." şeklindeki ve anılan Kanun'un 195/1. maddesinde yer alan "Suç, yalnız veya birlikte adlî para cezasını veya müsadereyi gerektirmekte ise; sanık gelmese bile duruşma yapılabilir. Bu gibi hâllerde sanığa gönderilecek davetiyede gelmese de duruşmanın yapılacağı yazılır." şeklindeki düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, anılan suçtan dolayı sanığın savunması alınmadan mahkûmiyet hükmü kurulamayacağı gözetilmeden, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Dosya kapsamına göre, katılan sıfatını alabilecek şekilde atılı suçtan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan Adalet Bakanlığı’nın CMK'nın 260/1. maddesi uyarınca yasa yollarına başvurma hakkının bulunduğu, Adalet Bakanlığı’na kovuşturma evresinde yöntemine uygun şekilde 5271 sayılı CMK'nın 234/1-b-1. maddesi uyarınca duruşma gününü bildiren tebligatın yapılmadığı, bu nedenle sanık hakkında açılan davadan usulüne uygun olarak haberdar edilmediği ve davaya katılabilmesi için olanak tanınmadığının anlaşılması karşısında, yasa yollarına başvurma hakkı bulunan ve yokluğunda karar verilen müşteki kuruma hükmün tebliğ edilmesinin gerekmesi,
2-Dosya kapsamına göre, sanık ...'ın yokluğunda verilen Silivri 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/06/2021 tarihli kararının sanığın bilinen en son adresine Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebligat yapıldığı ancak UYAP’tan yapılan incelemede sanığın tebligatın yapıldığı 14/08/2021 tarihinde Marmara L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olduğunun anlaşılması karşısında, tebligatın usulsüz olduğu ve gerekçeli karar tebliği işlemi geçersiz olduğundan, hükmün usulüne uygun kesinleşmediği belirlenmekle; kesinleşmemiş kararlara karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulamayacağından, Silivri 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/06/2021 tarihli kararının Adalet Bakanlığı’na ve sanığa usule uygun olarak (sanığın cezaevinde olması halinde, cezaevindeki sanığa CMK 263 ve 35/son maddelerine göre tebliği, aksi halde son ifadesinde bildirdiği son bilinen adresine kararın tebliği, bu adrese de tebliğ yapılamaması halinde güncel MERNİS adresine tebliğ yapılmak suretiyle) tebliğ edilip, kesinleştirildikten sonra yeniden kanun yararına bozma isteminde bulunulması mümkün olup, (SİLİVRİ) 1. Asliye Ceza Mahkemesinin henüz kesinleşmeyen 16/06/2021 tarihli ve 2020/136 E., 2021/318 K. sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 28/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.