Tebliğname No : 11 - 2011/362117
MAHKEMESİ : Soma Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/04/2011
NUMARASI : 2010/634 (E) ve 2011/317 (K)
SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan


1- Cumhuriyet savcısının, sanık hakkında “resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” suçundan kurulan mahkumiyet hükümüne yönelen temyiz isteminin incelenmesinde;
Cumhuriyet savcısının, 20.04.2011 tarihinde verilen hükmü karar tarihinde yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 310/3. maddesinde belirlenen bir aylık yasal süresinden sonra 30.05.2011 havale tarihli dilekçe ile temyiz ettiği anlaşıldığından temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken aynı Yasanın 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
2-Sanığın, hakkında ""resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan"" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a)"Memura yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, yazılı veya sözlü beyan üzerine düzenlenen resmi belgenin, konusunu tek başına başka bir belgeye, araştırmaya gerek kalmadan ispat edici güce sahip olması gerekir. Beyanı alan memur, doğruluğunu araştırıp, buna kanaat getirdikten sonra belgeyi düzenlemek durumunda ise, yani belge kişinin beyanı yanında memur tarafından yapılacak inceleme ve araştırma sonucunda meydana getirilecek ise suç oluşmayacaktır. Daha önce alkollü araç kullanması sebebiyle ehliyeti geri alınan ve kendisine iade edilmesi için gerekli şartları tamamlamayan sanığın, ehliyeti halen ilgili Trafik birimlerinde bulunmasına rağmen, suç tarihinde Soma İlçe Trafik Tescil ve Denetleme Büro Amirliği"ne dilekçe ile müracaat ederek ehliyetini kaybettiğinden bahisle yenisinin çıkartılmasını talep ettiği, görevlilerin zayi nedeniyle yeni sürücü belgesi düzenlemek için mevcut prosedürü işletip Polnet kayıtlarını incelediklerinde durumu fark etmeleri üzerine henüz sürücü belgesi düzenlenmeden olayın ortaya çıkması şeklindeki somut olayda; görevli trafik memurlarının sanığın beyan ettiği sürücü belgesi numarasına göre araştırma yapma yükümlülüğünün bulunduğu ve sanığın beyanları ile yetinmeyerek yaptıkları araştırmada olayın ortaya çıkması nedeniyle, yüklenen suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilerek sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
b)Dosyada mevcut adli sicil kaydına göre tekerrüre esas geçmiş hükümlülüğü bulunan sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmaması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.