Esas No: 2015/8951
Karar No: 2015/6023
Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/8951 Esas 2015/6023 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : KYB - 2015/202110
4857 sayılı İş Kanunu’na aykırılık nedeniyle C...İnşaat Madencilik San. Tic. Ltd. Şti. hakkında, Aksaray Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün 12/06/2014 tarih ve 12710312-1514 sayılı yazısı ile uygulanan 12.181,00 Türk lirası idari para cezasına yönelik başvurunun reddine dair Aksaray Sulh Ceza Hâkimliğinin 07/11/2014 tarihli ve 2014/167 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın keza reddine ilişkin Niğde Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/02/2015 tarihli ve 2015/150 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 29/05/2015 gün ve 35233 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08/06/2015 gün ve KYB.2015-202110 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre,
1-7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Hükmi şahıslara ve ticarethanelere tebliğ” kenar başlıklı 12. maddesinde yer alan “Hükmi şahıslara tebliğ salahiyetli mümessillerine, bunlar birden ziyade ise, yalnız birine yapılır.”, “Tüzel kişilerin memur ve müstahdemlerine tebligat” kenar başlıklı 13. maddesindeki “Hükmi şahıslar namına kendilerine tebliğ yapılacak kimseler herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir hâlde bulundukları takdirde tebliğ, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerden birine yapılır.” şeklindeki düzenlemelere göre, davetnamenin şirket işçisi C. Y. tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu, bu kapsamda muterizin tebliğe muttali olunduğunu belirttiği tarihin tebliğ tarihi olmasına göre söz konusu tarihin belirlenerek sonucuna göre karar verilmemesinde,
Kaldı ki, yapılan tebligatın geçerli olduğu kabul edilse dahi idari para cezasına konu 21/05/2014 davet günlü, 02/05/2014 tarihli ve 12710312-6671089 sayılı davete ilişkin tebligatın kabahatli şirkete, Ptt Aksaray Şubesinin tarih kaşesine göre 15/06/2014 tarihinde mi yoksa dağıtıcı V. G. tarih kaşesine göre 15/05/2014 tarihinde mi tebliğ edildiğinin araştırılarak sonucuna göre karar verilmemesinde,
2-4857 sayılı İş Kanunu’nun, 92/2. maddesindeki “Teftiş, denetleme ve incelemeler sırasında işverenler, işçiler ve bu işle ilgili görülen başka kişiler izleme, denetleme ve teftişle görevli iş müfettişleri ve işçi şikayetlerini inceleyen bölge müdürlüğü memurları tarafından çağrıldıkları zaman gelmek, ifade ve bilgi vermek, gerekli olan belge ve delilleri getirip göstermek ve vermek; iş müfettişlerinin görevlerini yapmaları için kendilerine her çeşit kolaylığı göstermek, bu yoldaki isteklerini geciktirmeksizin yerine getirmekle yükümlüdürler” ve 107. maddesindeki "Bu Kanunun; a) 92"nci maddesinin ikinci fıkrasındaki yükümlülüklerini yerine getirmeyen, işveren veya işveren vekiline sekizbin Türk Lirası idari para cezası verilir.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, kabahatlinin teftişin gerçekleşmesine kasten engel olup olmadığı araştırılmadan karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
1- Kanun yararına bozma isteminin 1 nolu nedenine yönelik yapılan incelemede;
1 no"lu nedenin ilk bölümünde belirtilen düşünce yönünden dosyada yapılan incelemede; kabahatli şirketin adresine idare tarafından çıkarılan tebligatın "Muhatabın çarşıda olması nedeniyle aynı adreste birlikte sakin ehil ve reşit işçisi C. Y. tebliğ edildi" şerhi ile tebliğ edilmesi nedeniyle usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşıldığından,
1 no"lu nedenin ikinci bölümünde belirtilen düşünce yönünden ise; kabahatli şirket hakkında Aksaray Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün 12/06/2014 tarih ve 12710312-1514 sayılı kararı ile idari para cezası verilmesi karşısında tebligatın PTT kaşesinde bulunan 15/06/2014 tarihinde yapılmasının fiilen mümkün olamayacağı cihetle, bu hususun araştırılmasına gerek bulunmadığından,
2- Kanun yararına bozma isteminin 2 no"lu nedenine gelince;
5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun "Kast ve Taksir" başlıklı 9. maddesinde yer alan "Kabahatler, kanunda açıkça hüküm bulunmayan hallerde, hem kasten hem de taksirle işlenebilir" hükmü uyarınca kabahatin taksirle işlenmesi mümkün bulunduğundan,
Yerinde görülmeyen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 22/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.