19. Ceza Dairesi 2015/2800 E. , 2015/5968 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 11 - 2011/38418
MAHKEMESİ : İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29/07/2010
NUMARASI : 2010/179 (E) ve 2010/552 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Kısa karar ile hüküm kısmında sanık C."in ""Y."" olması gereken soy isminin ""K."" olarak yazılması mahallince düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.""
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Sanık C.. Y.. hakkında ""sahte fatura kullanmak"" eyleminden verilen beraat kararının usul ve Kanuna uygun olduğu,
Anlaşıldığından,
Sanık C.. Y.. hakkında katılan vekilinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Sanık A.. Y.. hakkında 2005 takvim yılında sahte fatura kullanmak suçundan kurulan hükümde ise;
Hükmedilen kısa süreli olmayan hapis cezasının ertelenmesi karşısında, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasının (e) bendinin uygulanmasının takdire bağlı olduğu, (c) bendi yönünden ise sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından fıkra hükmünün uygulanamayacağı ve (a), (b), (d) bentlerinin uygulanmasının zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye uygun olarak, hüküm fıkrasına “sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın cezası ertelenen sanık hakkında uygulanmamasına,” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA, 21.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.