Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/16391 Esas 2015/5494 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/16391
Karar No: 2015/5494
Karar Tarihi: 13.10.2015

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/16391 Esas 2015/5494 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2015/16391 E.  ,  2015/5494 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : KD - 2011/241731

    5846 sayılı Kanuna Aykırılık suçundan sanık K.. B.. hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair, İstanbul 1.Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesince verilen 07/03/2011 gün ve 2009/185 Esas, 2011/106 karar sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine,
    Yargıtay 7.Ceza Dairesinin 03/12/2014 gün ve 2013/6290 Esas, 2014/22196 sayılı kararıyla;
    “Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Sanığın savunmasında suça konu eşya ve işyerinin kendisine ait olmadığını belirtmesi karşısında; tutanak düzenleyicisi tanıkların olaya ilişkin beyanları alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA” karar verilmiştir.
    I-İTİRAZ NEDENLERİ
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/02/20015 gün ve KD-7-2011/241731 sayılı yazısı ile;
    “Sirkeci Polis Merkezi Amirliği görevlilerince Tahtakale mahallesinde görevlerini ifa ettikleri sırada yanlarına gelen ve ismini vermek istemeyen bir şahsın ihbarı üzerine Hasırcılar cad. Hasırcılar İş Merkezi No: 616 da bulunan şüpheli K.. B.."a ait depoda korsan CD satışının yapıldığının ihbar edilmesi üzerine söz konusu adrese gidilmiş emniyet görevlilerince yapılan gözlemlerde bazı şahısların ellerinde siyah poşetlerle söz konusu adrese girip çıktıkları görülmüş, söz konusu yerin kapısından bakıldığında içerisinin oyun CD ve film DVD"si ile dolu olduğunun görülmesi üzerine, güven timleri tarafından İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 08.07.2009 tarih 2009/787 müt. sayılı arama kararı gereğince, yapılan aramalarda BANDROLSÜZ 2400 adet DVD film ve 170 adet oyun DVD"si ele geçmiştir.
    Sanık K.. B.., soruşturma aşamasında 08/07/2009 tarihinde Sirkeci Polis merkezinde vermiş olduğu ifadesinde; Deponun kendisine ait olduğunu, geçimini sağlamak için bu işi yaptığını söyleyerek suçunu ikrar etmiştir.
    Sanık yargılama sürecindeki savunmasında; hamallık yaparak geçimini sağladığını, suç eşyasının ele geçirildiği Hasırcılar İş Merkezindeki bir lavaboya ellerini yıkamak için gittiği sırada iş hanı koridorunda görevlilerin kendisini yakaladıklarını ve bir ilgisi olmadığı halde suç eşyasının ele geçirildiği işyeri yönünden işlem yaptıklarını, işyerinin ve suç eşyasının kendisine ait olmadığını ve kimin olduğunu bilmediğini ileri sürerek beraatine karar verilmesini istemiştir.
    Sanığın dosya içerisinde bulunan ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi"nin 14/05/2008 gün ve 2008/6 Esas, 2008/358 karar sayılı ilamı ve UYAP ortamından temin edilerek dosya içerisine konulan ilamların (İstanbul 3. Fikri ve Sinai Haklar Ceza Mahkemesi"nin 24/06/2008 gün ve 2007/1220 Esas, 2008/603 karar sayılı, İstanbul 1. Fikri ve Sinai Haklar Ceza Mahkemesi"nin 02/02/2009 gün ve 2008/8 Esas, 2009/46 karar sayılı, İstanbul 2. Fikri ve Sinai Haklar Ceza Mahkemesi"nin 11/10/2011 gün ve 2010/420 Esas, 2011/428 karar sayılı, İstanbul 2. Fikri ve Sinai Haklar Ceza Mahkemesi"nin
    28/03/2012 gün ve 2011/12 Esas, 2012/210 karar sayılı, İstanbul 3. Fikri ve Sinai Haklar Ceza Mahkemesi"nin 08/01/2013 gün ve 2011/1 Esas, 2013/6 karar sayılı, İstanbul 1. Fikri ve Sinai Haklar Ceza Mahkemesi"nin 09/05/2012 gün ve 2011/305 Esas, 2012/225 karar sayılı ilamları) incelenmesinde, sanığın defalarca aynı suçtan belirtilen adreste yakalandığı ve tüm aşamalarda da samimi şekilde suçunu ikrar ettiği anlaşılmıştır.
    Bu açıklamalara göre, somut olay değerlendirildiğinde;
    Sanık K.. B.."ın soruşturma aşamasında 08/07/2009 tarihinde Sirkeci Polis merkezinde vermiş olduğu ifadesinde, suç konusu kaçak eşyaların yakalandığı deponun kendisine ait olduğunu, geçimini sağlamak için bu işi yaptığını söyleyerek suçunu ikrar etmesine rağmen sonradan hazırlık ifadesini ve olay tutanağını inkar etmesinin sanığın suçtan ve cezadan kurtulmaya yönelik savunmaları olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
    İstanbul 1. Fikri ve Sinai Haklar Ceza Mahkemesi"nin 07/03/2011 gün ve 2009/185 Esas, 2011/106 karar sayılı ilamının bu yönden usül ve yasaya uygun olduğunun kabulü ve sonuç olarak hükmün ONANMASI gerekirken "Sanığın savunmasında suça konu eşya ve işyerinin kendisine ait olmadığını belirtmesi karşısında; tutanak düzenleyicisi tanıkların olaya ilişkin beyanları alınarak sonucuna göre karar verilmesi" gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmesi isabetsizdir.
    Sonuç ve istem: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
    Sanık K.. B.. hakkında İstanbul 1. Fikri ve Sinai Haklar Ceza Mahkemesi"nin 07/03/2011 gün ve 2009/185 Esas, 2011/106 karar sayılı mahkumiyet hükmü yönünden Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 03/12/2014 gün ve 2013/6290 Esas, 2014/22196 Karar sayılı "BOZMA" kararının KALDIRILMASI ile hükmün ONANMASINA karar verilmesi,
    İtiraz yerinde görülmediği takdirde, itiraz hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na TEVDİİ,’’
    İtirazen arz ve talep olunur.” isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    II- KARAR
    1) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/02/2015 tarih ve 2011/241731 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan 6352 sayılı Kanun ile değişik CMK"nın 308/3. maddesi gözetilerek itirazın kabulüne,
    2) Yargıtay 7.Ceza Dairesinin 03/12/20014 tarih ve 2013/6290 esas 2014/22196 karar sayılı bozma kararının kaldırılarak yeniden yapılan incelemede;
    Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
    Anlaşıldığından, sanığın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 13/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara