Esas No: 2022/9377
Karar No: 2022/17643
Karar Tarihi: 26.10.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/9377 Esas 2022/17643 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/9377 E. , 2022/17643 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın hırsızlık suçu nedeniyle mahkumiyetine karar verildiği ve bu kapsamda verilen hükme yönelik temyiz isteminin reddine karar verildiği belirtilmiştir. Ancak, sanık hakkında ayrıca konut dokunulmazlığının ihlali suçundan da mahkumiyet kararı verildiği ve bu suç nedeniyle verilen hüküm için ise, temyiz istemi incelenirken 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinde öngörülen hak yoksunluklarının 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi ile değiştirilmesi nedeniyle infaz aşamasında gözetileceği belirtilmiştir.
Kararda, hırsızlık suçu nedeniyle verilen mahkumiyet kararının ise bozulduğu ve bu nedenle sanığın temyiz itirazlarının yerinde görüldüğü açıklanmıştır. Bu bozma kararının gerekçesi ise, sanık hakkında açılan kamu davasında iddianamede belirtilen suç nedeniyle alt sınırın 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun bir kararı doğrultusunda sanığa zorunlu müdafi atanması gerektiğine ilişkin yasal düzenlemelerin gözetilmemesi ve savunma hakkının kısıtlanmasıdır. Bu nedenle, hüküm isteme aykırı olarak bozulmuştur.
Kanun maddeleri açıklaması:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi: Ceza yargılaması sonunda hükmedilecek hapis cezası altı ayı geçmek veya adli para cezası elli günden fazla olduğu takdirde kişinin hürriyetinden mahrumiyet gibi hak yoksunluklarının uygulanabileceğini belirtmektedir.
- 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinde yer alan hak yoksunluğu uygulamalarında yapılan değişiklikleri içermektedir.
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 150/3. maddesi: Sanığın savunma hakkının korunması amacıyla duruşmada zorunlu müdafii tarafından temsil edilemediği durumlarda, mahkeme tarafından zorunlu müdafi atanması gerektiğini belirtmektedir.
- 5271 sayılı CMK'nın 188/1 maddesi: Yargılama sürecinde sanığın savunma hakkını kısıtlayacak şekilde davranılmaması gerektiğini belirtmektedir.
- 5271 sayılı CMK'nın 289/1-e maddesi: Sanığın duruşmalara katılım hakkının korunması amacıyla duruşma gün ve saatlerinin sanığa zamanında bildirilmesi gerektiğini belirtmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1) Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyularak yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2) Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK'nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanık hakkında açılan kamu davasında iddianamede belirtilen TCK'nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafi atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.