Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/7871 Esas 2015/5298 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7871
Karar No: 2015/5298
Karar Tarihi: 08.10.2015

Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/7871 Esas 2015/5298 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2015/7871 E.  ,  2015/5298 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 7 - 2012/220939
    MAHKEMESİ : Muğla 1.Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 05/04/2012
    NUMARASI : 2011/432 (E) ve 2012/224 (K)
    SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanığın yokluğunda verilen kararın kovuşturma aşamasında bildirdiği adrese değilde mernis adresine yapıldığı, bu nedenle öğrenme üzerine gerçekleştirilen temyiz isteğinin süresinde olduğu kabul edilerek dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Yerel mahkemece sanık hakkında TCK"nın 43/1-2 maddelerinin uygulanması ihtimaline binaen talimat yazılması ve talimat mahkemesince sanığa talimat ve ekindeki iddianamenin okunması karşısında tebliğnamedeki 1 nolu bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
    Ancak;
    5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK"nın 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı Kanunun 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir.
    Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Dosya kapsamından katılanın marka hakkının ihlali suretiyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilebilecek zarar niteliğinde olmadığı ve dosyaya yansıyan katılanın tespit edilmiş bir zararı bulunmadığı gözetilmeden mahkemece "sanığın katılan şirketlerin suçla ortaya çıkan zararını karşılamadığı” gerekçesiyle sanık hakkında CMK 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara