Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/5849 Esas 2022/18084 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/5849
Karar No: 2022/18084
Karar Tarihi: 02.11.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/5849 Esas 2022/18084 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2022/5849 E.  ,  2022/18084 K.

    "İçtihat Metni"

    Mala zarar verme, hakaret ve silahla tehdit suçlarından sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 151/1, 125/1, 125/4, 129/3, 106/2-a, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 3.000,00 Türk lirası adli para, 1 ay 28 gün hapis ve 1 yıl 8 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, hakaret ve silahla tehdit suçları yönünden 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına;
    Hakaret ve kasten yaralama suçlarından sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1, 125/4, 129/3, 86/2 ve 62/1. maddeleri gereğince, 1 ay 28 gün hapis ve 3 ay 10 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Kayseri 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/02/2021 tarihli ve 2019/394 esas, 2021/81 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 15/02/2022 gün ve 94660652-105-38-20569-2021- Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14/04/2022 gün ve 2022/26875 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 sayılı kararında belirtildiği üzere, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği nazara alınarak yapılan incelemede,
    Dosya kapsamına göre;
    Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 08/06/2021 tarihli ve 2021/5883 esas, 2021/6755 sayılı ilamında yer alan ''...24/10/2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin üçüncü fıkrasına “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “aynı mağdura karşı” ibaresi eklenmiş olup, anılan yasa maddesinde yapılan değişiklikle uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağının düzenlendiği dikkate alınarak, somut olayda sanığın üzerine atılı özel belgede sahtecilik suçunu kamuya karşı işlediği, bu itibarla atılı suçlar açısından mağdurların farklı olduğu anlaşılmakla, sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu, kanuna aykırı olup,... hükmün BOZULMASINA,'' şeklindeki açıklamalar da nazara alındığında,
    Dosya kapsamına göre; sanık ...'ın mahkûmiyetine konu mala zarar verme suçunun mağdurunun..., silahla tehdit ve hakaret suçlarının mağdurunun ise ... olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253/3. maddesinde yer alan “Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemenin karar tarihi itibarıyla yürürlükte olduğu,
    Öte yandan diğer sanık ...'ın mahkumiyetine konu hakaret ve basit yaralama suçlarının, 5271 sayılı Kanun'un 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’dan önceki haline göre dahi uzlaştırma kapsamında bulunduğunun anlaşılması karşısında,
    5271 sayılı Kanun’un 254/1. maddesinde yer alan “Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, sanık ...'ın üzerine atılı mala zarar verme suçu, diğer sanık ...'ın üzerine atılı hakaret ve basit yaralama suçlarının uzlaştırma kapsamında kaldığı cihetle, 5271 sayılı Kanun'un 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
    Kabule göre de;
    Somut olayda, sanık ...'ın diğer sanığa karşı hakaret ve silahla tehdit, diğer sanık ...'ın da ...'a yönelik hakaret ve basit yaralama suçunu işlediği, sanıkların Mahkemeye sundukları 15/10/2019 havale tarihli dilekçeleri ile karşılıklı olarak şikayetlerinden feragat ettikleri ve sanıkların ifadelerinde şikayetten vazgeçme olursa kabul edeceklerine dair beyanda bulundukları, sanıkların üzerilerine atılı hakaret ve basit yaralama suçlarının soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete tabi olduğunun anlaşılması karşısında, sanıklar haklarındaki takibi şikayete bağlı kasten yaralama ve hakaret suçlarından düşme kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    1-Somut olayda, sanık ...'ın diğer sanık ...’a karşı hakaret ve silahla tehdit, diğer sanık ...'ın da ...'a yönelik hakaret ve basit yaralama suçlarını işlediği, sanıkların mahkemeye sundukları 15/10/2019 havale tarihli dilekçeleri ile karşılıklı olarak şikayetlerinden vazgeçtikleri ve şikayetten vazgeçme olursa kabul edeceklerine dair beyanda bulundukları, üzerlerine atılı hakaret ve basit yaralama suçlarının soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu gözetilerek, şikayetten vazgeçme nedeniyle anılan Kanun'un 73/4 ve 5271 sayılı Kanun'un 223/8. maddeleri gereğince kamu davalarının düşürülmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, sanık ... hakkındaki hakaret, sanık ... hakkındaki hakaret ve kasten yaralama suçları için (KAYSERİ) 3. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 03.02.2021 tarihli ve 2019/394 E., 2021/81 K. sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle; açılan kamu davalarının, 5237 sayılı TCK'nın 73/4-6 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
    2-Dosya kapsamına göre; sanık ...'ın mahkûmiyetine konu mala zarar verme suçunun mağdurunun..., silahla tehdit ve hakaret suçlarının mağdurunun ise ... olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253/3. maddesinde yer alan “Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemenin karar tarihi itibarıyla yürürlükte olduğu,
    5271 sayılı Kanun’un 254/1. maddesinde yer alan “Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, sanık ...'ın üzerine atılı mala zarar verme suçu yönünden 5271 sayılı Kanunu’nun 253. maddesindeki esas ve usullere göre uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesi için yargılama dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (KAYSERİ) 3. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 03.02.2021 tarihli ve 2019/394 E., 2021/81 K. sayılı kararının belirtilen nedenle 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 02/11/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara