19. Ceza Dairesi 2015/3146 E. , 2015/4508 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 11 - 2011/139662
MAHKEMESİ : Adana 15. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/11/2010
NUMARASI : 2009/1026 (E) ve 2010/668 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 359/a-2. maddesindeki 1 yıldan 3 yıla kadar olan hapis cezasının alt sınırının, 03.07.2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5904 sayılı Kanunun 23. maddesiyle “18 ay” olarak değiştirilmiş olması ve somut uygulamada hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle tayin edildiğine dair bir kabulün bulunmaması da dikkate alındığında; 17.09.2009 tarihli vergi suçu raporuna göre isteme yazısının 18.05.2009 günü tebliğ edildiğinin belirtilmesi ve mahkemenin de bu şekilde kabul etmesi karşısında; suç tarihinin isteme yazısının tebliğ edildiği günden sonraki 16. gün olan 03.06.2009 olacağı cihetle; temel cezanın alt sınırının “1 yıl” hapis olduğu gözetilmeden yazılı şekilde “18 ay” üzerinden uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
2- Kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından uygulanamayacağı, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Sanık hakkında düzenlenen vergi inceleme raporlarında somut bir zarara yer verilmediği, ancak defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesinden dolayı, geçmiş dönemlere ilişkin katma değer vergisi beyanları yeniden hesaplanmak suretiyle, bu vergiler tarh edilerek, bunlara bağlı bir kısım cezalara hükmedildiği, bir başka ifade ile tarh edilen bu vergi ve cezaların eylemden doğan zarar niteliğinde bulunmadıkları anlaşılmaktadır. Şu halde sabıkasız olan ve aldığı cezası ertelenen sanığın vaki eylemi nedeniyle CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin
uygulanmasına engel oluşturabilecek somut bir zararın meydana geldiğinin kanıtlanamadığı gözetilmeden katılan idarenin zararı karşılanmamış olduğundan bahisle objektif ve sübjektif diğer koşullar değerlendirilmeksizin yazılı şekilde CMK"nın 231. maddesinin uygulanmaması,
4- TCK"nın 51/3. maddesine göre, cezası ertelenen hükümlü hakkında denetim süresinin alt sınırının mahkum olunan ceza süresinden az olamayacağı gözetilmeksizin 1 yıl denetim süresi belirlenmesi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.