Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/8519 Esas 2015/4141 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8519
Karar No: 2015/4141

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/8519 Esas 2015/4141 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2015/8519 E.  ,  2015/4141 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : KYB - 2015/179517

    Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan sanık S.. Ö.. hakkında yapılan yargılama sonucunda suçun yasal unsurları oluşmadığından bahisle beraatine dair, Sakarya 2. İcra Ceza Mahkemesinin 15/01/2015 tarihli ve 2014/1062 esas, 2015/11 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile söz konusu kararın kaldırılmasına, sanığın 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ilişkin, Sakarya 1. İcra Ceza Mahkemesinin 30/01/2015 tarihli ve 2015/27 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 11/05/2015 gün ve 30045 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25/05/2015 gün ve KYB. 2015/179517 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
    Anılan ihbarnamede;
    Dosya kapsamına göre, 2004 sayılı Kanun"un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 12/05/2014 tarihli taahhütnamede faiz olarak 243,08 Türk lirası belirtilmiş ise de, bu faizin hangi dönemleri kapsadığı, icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş ve taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklık olmadığı gibi, alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi   nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, sanığın aleyhine sonuç doğuracak surette itirazın kabulü ile sanığın cezalandırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine konu dosya kapsamında, Sakarya 2. İcra Ceza Mahkemesinin 24/06/2015 tarih ve 2014/1062 E. 2015/11 K. sayılı ek kararıyla şikayetçi vekilinin feragati nedeniyle İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesi uyarınca, sanık hakkındaki cezanın bütün neticeleri ile düşürülmesine karar verildiği cihetle; incelenen dosyada yasaya aykırılığı ve hükmün infazını engelleyen düşme kararının bulunması nedeniyle kanun yararına bozma isteği konusuz kaldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 10/09/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara