213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/21296 Esas 2015/9085 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/21296
Karar No: 2015/9085
Karar Tarihi: 23.12.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/21296 Esas 2015/9085 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2015/21296 E.  ,  2015/9085 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, katılan vekilinin ... havale tarihli dilekçesinin temyiz dilekçesi mahiyetinde olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
1-213 sayılı Kanun"un 139. maddesine göre vergi incelemesinin işyerinde yapılması gerektiği, ticari faaliyetine devam ettiği anlaşılan sanığa vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkarılan tebligatın ... tarihinde iş yerinde yapıldığı ve sanığın defterlerin mevcut olup olmadığına dair savunmasının bulunmadığının anlaşılması karşısında, hesapların dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı Kanun"un 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin incelemeyi yapan vergi denetmeninden sorulması, işyeri dışında inceleme yapılmasına ilişkin bir tespiti varsa belgesinin dosyaya ibrazının istenmesi aksi takdirde yapılan tebligatın hukuki geçerliliğinin bulunmadığı, öte yandan ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 23.11.1999  gün ve ... sayılı içtihadında da açıklandığı üzere defter ve belgelerin çalındığı, kaybolduğu ve bulunmadığı ileri sürülerek ibrazından kaçınılması halinde tebligat yapılması zorunluluğu bulunmadığı, tebligat yapılması halinde ise usulüne uygunluğunun aranmayacağı cihetle; sanıktan defterlerin mevcut olup olmadığı da sorularak sonucuna göre hukuki durumun tayini gerekirken eksik kovuşturma ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2-Kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"ne göre vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 01.01.2012 yerine 2011 olarak gösterilmesi suretiyle, CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
4-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve ... sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve ... E, ... K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Kanuna aykırı, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düzeltilerek onama düşüncesine aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









Hemen Ara