Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/5505 Esas 2011/9512 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5505
Karar No: 2011/9512
Karar Tarihi: 28.09.2011

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/5505 Esas 2011/9512 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/5505 E.  ,  2011/9512 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : KARADENİZ EREĞLİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 03/06/2010
    NUMARASI : 2010/325-2010/405

    Taraflar arasındaki davadan dolayı Karadeniz Ereğli 2. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 03.06.2010 gün ve 2010/325 esas  2010/405 karar sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan  08.12.2010 gün ve 12350-13045 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı Hazine vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:

    Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, önceden yerel mahkemece kurulan davanın reddine ilişkin hükmün temyizi üzerine, Dairece çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu dikkate alınmak suretiyle davanın kabulüne ve çekişmeli bölümün kadastro harici bırakılmasına karar verilmesi gereğine değinilerek bozulmuş, bozma ilamına uyulduktan sonra verilen karar, bu kez davanın hak düşürücü süreden dolayı reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece; hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca 14.03.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 sayılı Yasa hükmü gereğince hak düşürücü süreden davanın reddine karar verilmiş olması karar tarihi itibariyle doğru ise de; anılan yasa Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 tarih, 2009/31 Esas, 2011/77 Esas sayılı kararı ile iptal edilmiş ve 23.07.2011 tarihinde de resmi gazetede yayımlanarak iptal hükmü yürürlüğe girmiştir.
    Öyle ise, kesin hüküm halini almamış ve usuli kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eden bu durum karşısında 5841 sayılı Yasa hükümleri uyarınca davanın reddine ilişkin olarak kurulan hükmün, verildiği tarih itibarıyla doğru olduğu düşünülse de, Anayasa Mahkemesi’nin anılan iptal kararından sonra doğru olduğu söylenemez.
    Bu durum karşısında, uyuşmazlığın 11.12.2006 tarih ve 2006/10696-12489 Esas-Karar sayılı Daire bozma kararı çerçevesinde çözüme kavuşturulması gerekeceği açıktır.
    Hal böyle olunca, 19.01.2011  tarihinde  yürürlüğe  giren  6099  Sayılı  Yasa hükümleri de  gözetilerek anılan Daire bozma kararı doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi için hüküm bozulmalıdır.
    Davacı Hazine’nin karar düzeltme isteğinin H.U.M.K."nun 440. maddesi hükmü uyarınca kabulü ile Dairenin 8.12.2010 tarih 12350 esas - 13045 karar sayılı onama kararının ortadan kaldırılmasına, mahkemenin 3.6.2010 tarih, 325 esas- 405 karar sayılı kararının açıklanan gerekçelerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.09.2011 tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

                    

    Hemen Ara