15. Ceza Dairesi 2014/4613 E. , 2016/7716 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 157, 53 ve 52/2. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket etmek suretiyle bankadan kredi alabileceklerini söyleyerek şikayetçiden 4.500,00 TL almalarına rağmen, kredi almasına yardımcı olmadıkları gibi parasını da iade etmemek suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediklerinin anlaşıldığı olayda;
Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamış olup, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin (1), (2) ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve 2014/140-2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle koşullarının oluşması halinde, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin 1. fıkrasının “c” bendinde yer alan haklardan, sadece kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, altsoyları dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c. maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
2-Hapis cezalarının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezalarının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanılarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanıklar hakkında fazla ceza tayin edilmesi
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, anılan maddenin verdiği yetkiye istinaden sanıklar hakkında kurulan hüküm fıkralarından, adli para cezasına ilişkin sırasıyla “100 gün” ve “2.000,00 TL" terimlerinin çıkarılarak yerlerine sırasıyla "5 gün" ve “100,00 TL" ibarelerinin eklenmesi ile hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin tamamen çıkartılıp yerlerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın “c” bendinde yer alan, kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmalarına" denilmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.