Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/4111 Esas 2016/7683 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/4111
Karar No: 2016/7683
Karar Tarihi: 17.10.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/4111 Esas 2016/7683 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıkların Finans Kiralama Anonim Şirketi ile yaptıkları Finansal Kiralama Sözleşmesi (Leasing) gereği aldıkları traktörü borcunu ödemeyerek iade etmeyip haciz sonucu el konulması nedeniyle, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri gerekçesiyle asliye ceza mahkemesinde yargılandıkları ve mahkumiyet hükümleri verildiği belirtiliyor. Sanık ... hakkındaki hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı belirtilirken, diğer sanıklara adli para cezası verilirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeden tam gün sayısının asgari hadden uzaklaştırılarak fazla ceza tayini yapıldığı, bu nedenle hükmün Kanuna aykırı olduğu ve düzeltilerek onanması gerektiği belirtiliyor. Diğer sanıkların ise cezai sorumluluğunun bulunmadığı ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraatlerine karar verilmesi gerektiği belirtiliyor. Kararda, verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak TCK'nın 155/2, 62, 50/1-a, 52/2. maddeleri referans gösteriliyor.
15. Ceza Dairesi         2014/4111 E.  ,  2016/7683 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62, 50/1-a, 52/2. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükümleri sanıklar müdafiileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Katılan ... Finans Kiralama Anonim Şirketi ile ile sanık ..."un münferiden yetkili olduğu ... Şirketi arasında, Finansal Kiralama Sözleşmesi (Leasing) yapıldığı ve bu sözleşmenin diğer sanıklar arafından kefil sıfatıyla imzalandığı, sözleşmeye konu olan, traktörün sanıklara teslim edildiği, sanık kiracıların, kira borcunu ödemeyerek, sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle, şikayetçi şirketin, sözleşmedeki fesih yetkisine dayanarak sözleşmeyi feshetmek suretiyle sanıklara ihtarname gönderdiği, ihtarnamenin sanıklara tebliğ edildiği, bu ihtarnameyle, sözleşmeye konu malların iadesinin talep edilmesine rağmen sanıkların malları teslim etmediği gerekçesiyle sanıklar hakkında icra takibi başlatıldığı, yapılan haciz sonucu mala el konulduğu, böylece sanıkların, kendisine teslim edilen eşyayı iade etmeyerek hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda,
    1-Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla ""120 gün"", ""100 gün"" ve ""2.000 TL"" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "" 5 gün"" , ""4 gün"" ve ""80 TL"" adli para cezası ibaresinin eklenmesi hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
    a-... Şirketi"nin tek başına yetkilisi olarak sanık ... ile katılan şirket arasında finansal kiralama sözleşmesinin yapıldığı, söz konusu malların da adı geçen sanık tarafından teslim alındığı, sanıklar ... ve ..."ın, söz konusu sözleşmeyi kefil olarak imzaladıkları, malların zilyetliğinin bu kişilere geçmediği, sözleşmeye göre, malların teslim edilmemesi ya da borcun ödenmemesi halinde hukuksal sorumluluklarının bulunduğu, bunun dışında katılan şirket iye bu sanıklar arasında doğrudan bir hizmet ilişkisinin bulunmadığı dikkate alınarak sanıkların cezai sorumluluklarının bulunmaması ve suçun yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle sanıkların 5271 sayılı CMK"nın 223/2-a, b maddeleri gereğince beraatlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    b-Kabule göre de: hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanıklara fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 17/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara