Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/6140 Esas 2011/7342 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/6140
Karar No: 2011/7342
Karar Tarihi: 22.06.2011

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/6140 Esas 2011/7342 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/6140 E.  ,  2011/7342 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ACIPAYAM ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 10/03/2011
    NUMARASI : 2010/57-2011/105

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, miras bırakanları F... K...’in diğer mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak en değerli taşınmazı olan 2708 parsel sayılı taşınmazını 1/3 oranında davalı çocuklarına satış göstererek devrettiğini ileri sürüp satışın iptali ile mirasçılar adına tescilini istemişlerdir.
    Davalılar, satışın gerçek olduğunu bildirip davanın reddini savunmuşlardır.
    Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece” elbirliği halinde mülkiyet söz konusu olup dava dışı ortaklar bulunduğu davaya katılmayan ortakların olurlarının alınması yada miras şirketine MK.640.md.uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucundan mahkemece, işlemin danışıklı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda mirasbırakan F... K...’n terekesine temsilci atanmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, tereke adına (Türk Medeni Kanununun 640.maddesi uyarınca) temsilci atandığına göre, davanın sürdürülmesinin onun veya vekil kıldığı avukatı huzuru ile gerçekleştirileceği tartışmasızdır.Oysa, tereke temsilcisi oturumlara iştirak etmemiş vekil de atamamıştır.Kaldı ki, tereke temsilcisi atandığına göre, sıfatı bulunmayan tereke ortaklarından bir veya birkaçının davayı takip etmiş olmaları neticeye etkili değildir.
    Hal böyle olunca, HUMK.’nun 409.maddesi hükmü uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken işin esası yönünden hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    Kabule göre de, dava tereke adına açıldığına göre F... A... mirasçıları adına yasal payları oranında iptal tescil kararı verilmesi gerekirken T.M.K.nun 28.maddesi hükmü göz ardı edilerek ölüm ile hukuki şahsiyetin son bulduğu ve F.A.’in ölü olduğu gözetilmeksizin ölü kişi (F... A...) adına tescil kararı verilmiş olması da isabetsizdir.
    Davalıların temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara