Esas No: 2014/2023
Karar No: 2016/7337
Karar Tarihi: 04.10.2016
Dolandırıcılık - sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/2023 Esas 2016/7337 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında, düzenlenen 15.12.2009 tarihli iddianame ve....Asliye Ceza Mahkemesince verilen 06.07.2011 tarihli görevsizlik kararı ile TCK"nın 155/2.maddesinde öngörülen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçundan da dava açıldığı halde, bu suçtan bir karar verilmediği görülmüşse de, mahallinde bu dava ile ilgili olarak bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık hakkında, düzenlenen 15.12.2009 tarihli iddianame ve....Asliye Ceza Mahkemesince verilen 06.07.2011 tarihli görevsizlik kararı ile TCK"nın 207/1.maddesinde öngörülen "Özel belgede sahtecilik" suçundan dava açıldığı ve gerekçeli kararın başlık kısmında suçların yazıldığı bölümde "Özel belgede sahtecilik" suçu belirtildiği halde,kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında "Resmi belgede sahtecilik" suçundan dava açıldığından bahisle beraat kararı verilmesi, mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak görülmüştür.
Sanığın, şikayetçinin yetkilisi olduğu....Şirketinde, kendi işyerini açana kadar kendisine tahsis edilen bürodan yararlandığı dönemde ekonomik zorluklar içinde bulunduğundan, yönetim kurulu odasındaki masanın çekmecesinden, suça konu çekin de aralarında bulunduğu 3 adet çek yaprağı aldığı, çek yapraklarından birini, kendisi emrine ödenmek üzere, 40.000 TL bedelli doldurduğu, çekin keşide tarihi bölümünde rakamların üzerinden birkaç kez geçtiği ve bu kısmı parafladığı, adı geçen şirketin getirtilen ticaret sicil kayıtlarına göre, çek düzenleyebilmek için, ... ... ve ..."dan oluşan imzaya yetkili kişilerden en az iki kişinin imzasının bulunması gerektiği, çekte ise tek imza bulunduğu ve bu imzanın adı geçen kişilerden hiçbirinin imzası ile benzerlik taşımadığından çeki tahsil edemediği ve kendisine iade edildiği, diğer çek yapraklarının ele geçirilemediği iddia edilen olayda sanığın eylemlerinin basit bir yalandan ibaret olduğu ve suça konu çekin aldatma yeteğinin bulunmadığı anlaşıldığından dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından mahkemenin sanığın beraatine yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun yasal unsurunun oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, Cumhuriyet savcısının beraat kararının kanuna aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün ONANMASINA, 04/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.