Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/5367 Esas 2016/7230 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/5367
Karar No: 2016/7230
Karar Tarihi: 29.09.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/5367 Esas 2016/7230 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, dolandırıcılık suçundan mahkum olmuştur. Sanıklar, ellerinde sahte altın olduğunu söyleyerek numune olarak gerçek bir altın göstermişlerdir. Katılan, gerçek altın olduğunu düşünerek 3.500 TL'lik altın almaya karar vermiş, hazırladığı parayla sanık ve katılan birlikte araçla kenar mahalleye gitmişlerdir. Sanık ...'in altınları satmaktan vazgeçtiğini söyleyerek yanlarından ayrılmışlardır. Diğer sanık ...'ın katılana elindeki paraları alıp geldikleri eve gitmiştir. Sanıkların suçu işledikleri kabul edilmiştir. Sanıkların yaptığı temyiz itirazları reddedilmiştir. Ancak, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkartılıp yerlerine \"TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına\" dair düzeltme yapılarak hükümler onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nın 157/1, 62 ve 52/2-4, 53, 58 maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi, 1. fıkrasının (c) bendi ve 3. fıkrası.
15. Ceza Dairesi         2014/5367 E.  ,  2016/7230 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında; 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 62 ve 52/2-4, 53, 58 maddeleri gereğince
    mahkumiyet
    2-Sanık ... hakkında; 5237 sayılı TCK"nın 157/1 ve 52/2-4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanıkların katılana ulaşarak ellerinde bir miktar altın olduğunu, bunu satmak istediklerini söyleyerek ellerindeki sahte altınları katılana gösterip bir tane gerçek altını numune olarak verdikleri, katılanın numune altını kuyumcuya gösterdiğinde gerçek olduğunu öğrenmesi üzerine 3.500 TL lik altın almaya karar verdiği, parayı hazırladıktan sonra sanıklarla buluştuğu, birlikte bir araç ile kenar mahalleye gittikleri, sanık ..."in altınları satmaktan vazgeçtiğini söylediği ve yanlarından ayrıldığı, diğer sanık ..."ın katılana ..."i ikna edeceğini söyleyerek katılanın elindeki paraları alıp ..."in girdiği eve girdiği ve bu evden kaçarak bir daha gelmediklerinin iddia edildiği olayda sanıkların atılı suçu işlediklerine ilişkin mahkemenin kabulunde isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıkların diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-2 maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkralarında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkartılıp yerlerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara