Esas No: 2011/3386
Karar No: 2011/4352
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/3386 Esas 2011/4352 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : KÜÇÜKÇEKMECE 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/06/2010
NUMARASI : 2008/475-2010/400
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kayden malik olduğu 7546 parsel sayılı taşınmazına davalıların yapılaşmak suretiyle elattıklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
Davalı S. A., çekişme konusu binayı kendisinin yaptığını belirterek, savunma yolu ile temliken tescil istemiştir.
Davalı Dernek, taşınmazın davacıya ait olduğunu bilmediklerini, diğer davalının yaptığı bina üzerine dernek olarak iki kat çıktıklarını, iyiniyetli olduklarını belirterek öncelikle davanın reddini istemiş, savunma yolu ile de temliken tescile, mümkün olmaması halinde binanın malzeme değerinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, kayden davacıya ait çekişme konusu taşınmaza davalıların haklı ve geçerli nedenleri olmadan elattıkları gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı dernek vekili ile davalı S.tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ."ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 7546 parsel sayılı taşınmazın kayden davacıya ait olduğu, davalı S.ile Borçlar Kanununun 299. maddesi gereğince yapılan sözleşmenin ariyet niteliğinde olduğu ve aynı kanunun 304. maddesi gereğince dava açılmakla akdin fesedildiği gözetildiğinde, kural olarak S.ile birlikte diğer davalının elatmasının önlenmesine ve ayrıca Türk Medeni Kanununun 725 ve 724. maddesinde öngörülen koşulların da gerçekleşmemesi sebebi ile bu istekler bakımından da red kararı verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Ne varki; haklı ve geçerli bir nedeni bulunmaksızın başkasına ait olan taşınmazı kullanmasından dolayı arsa malikinin ödemekle yükümlü olduğu en az kira bedeli, en fazla mahrum kalınan gelir kaybı olan haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisilden, kayıt maliki ile davalı S.arasında yapılan A.Sözleşmesi uyarınca, S.in kullanımının haksız olmadığı gözetilerek, diğer davalı yanında S.in sorumlu tutulmasına olanak bulunmadığı halde, onun da sorumlu tutulması yoluna gidilmesi doğru değildir.
Diğer taraftan, davalı S.ile yapılan sözleşmede öngörülen, S.tarafından yapıldığı saptanan yerlerin kayıt malikine bırakılacağı kararlaştırıldığına göre, bu yerlerin yıkımına da karar verilmesi isabetsizdir.
O halde; S. tarafından yapılan muhdesatın üzerine dernek tarafından kayıt malikinin rızası dışında yapılan bölümlerin yıkımıyla yetinilmesi ve bu kısımlarla ilgili olarak belirlenecek değer üzerinden davalı derneğin harç ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerekirken, tüm taşınmazların değeri üzerinden davalı derneğin sorumlu tutulması yoluna gidilmesi isabetsizdir.
Davalıların, temyiz itirazları belirtilen sebeplerle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.4.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.