Esas No: 2011/1976
Karar No: 2011/3095
Karar Tarihi: 17.3.2011
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/1976 Esas 2011/3095 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : SİNCAN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/09/2010
NUMARASI : 2010/375-2010/458
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, Hazineye ait 774 parsel sayılı taşınmazın 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 72.maddesi uyarınca davalı derneğe 1.300.-TL bedelle devredildiğini, derneğinde diğer davalı vakfa temlik ettiğini, taşınmazın yasal süre içerisinde amacına uygun kullanılmadığını ileri sürerek, 1.300.-TL üzerinden geri alınarak Hazine adına tescili isteğinde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, dava değeri gözetilerek mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişmeli 774 parsel sayılı taşınmazın davacı Hazine tarafından 2886 Sayılı Devlet İhale Yasasının 72.maddesi uyarınca 1.300.00.-TL bedelle davalı Derneğe satıldığı, imar uygulaması sonucu taşınmazın 627 ada 1 nolu imar parseline şuyulandırıldığı, bu parselin de Dernek tarafından diğer davalı Vakfa satış suretiyle devredildiği, Hazinenin taşınmazın amacına uygun olarak kullanılmadığı gerekçesiyle eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
İddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür bir davada, HUMK."nun 413 ve 492 Sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesi uyarınca dava değerinin çekişmeli yerin dava tarihindeki değeri olacağı tartışmasızdır.
Ne varki, mahkemece bir değer tespiti yapılmaksızın sonuca gidilmiştir.
Hal böyle olunca, dava konusu taşınmazın değerinin keşfen saptanması, sonucuna göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerekirken, bu yön üzerinde durulmaksızın yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davacının, temyiz itirazları değenilen yönler itibariyle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.3.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.