Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kat irtifakı kurulmuş 14 bağımsız bölüm numaralı dubleks meskenin kura neticesinde kendisine isabet ettiğini ve tapuda adına tescil edildiğini, komşu 13 bağımsız bölüm dubleks meskenin maliki olan davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmadan taşınmazını yaklaşık 3-4 yıldır işgal ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuş, yargılama sırasında ecrimisil miktarı yönünden dava dilekçesini ıslah etmiştir.
Davalı, kat irtifakına havi vaziyet planında 13 ve 14 bağımsız bölümlerin ters yazıldığını, bu hususun düzeltilmesi için dava açtığını, çekişme konusu parselin gerçekte kendisine ait olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kayden davacıya ait çekişme konusu taşınmazı davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmadan işgal ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; özellikle kayden davacıya ait kat irtifaklı kurulu 14 nolu dubleks meskeni davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın kullandığı belirlenmek suretiyle elatmanın önlenmesi ve bilimsel verilere uygun olarak hesaplanan ecrimisile karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, Reddine.
Ancak; davalı, dava dilekçesinde 1.500.-TL ecrimisil talep ettiği ve yargılama sırasında 08.03.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile ecrimisil talebini 2700.-TL"ye yükselttiği ve buna göre dava dilekçesi ile talep edilen 1.500.-TL için dava tarihinden itibaren, ıslah edilen 1.200.-TL için ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, kabul edilen ecrimisil miktarının tamamı için dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Öte yandan; çekişme konusu taşınmazın dava tarihi olan 03.11.2006 tarihi itibariyle değerinin 60.099,02.-TL olduğunu bilirkişinin beyan ettiği ve talep edilen ecrimisil miktarı ile birlikte toplam dava değerinin 62.799,02.-TL olduğu ve bu değer üzerinden nispi karar ilam harcına hükmedilmesi gerektiği halde, yanılgılı değerlendirme ile davalının fazla nispi karar ilam harcından sorumlu tutulması da isabetsiz olduğu gibi, dava dilekçesinde gösterilen ve ıslah edilen dava değeri üzerinden davada vekille temsil edilen davacı yararına avukatlık parasının hüküm altına alınması gerekirken, yargılama aşamasında keşfen belirlenen ve harç ikmali yapılmayan değer üzerinden davacı yararına fazla vekalet ücretinin hüküm altına alınmış olması da doğru görülmemiştir.
Davalı vekilinin, temyiz itirazları belirtilen sebeplerle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.