Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10441 Esas 2015/2465 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10441
Karar No: 2015/2465
Karar Tarihi: 29.06.2015

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10441 Esas 2015/2465 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığın, Almanya'da ikamet eden oğlu adına nüfus cüzdanı düzenletme yetkisi olmamasına rağmen, katılanın izni olmadan 20.12.2004 tarihinde nüfus müdürlüğüne başvurarak düzenletmesi suç olarak kabul edilmiştir. Ancak suçun tarihi, 765 sayılı TCK'nın 102/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık dava zamanaşımı ile karşılaşmaktadır. Bu nedenle, sanığın suçunun düşürülmesi ve kamu davasının düşürülmesi kararlaştırılmıştır. Kanunlar: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddesi, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4. maddesi, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi ve 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi.
21. Ceza Dairesi         2015/10441 E.  ,  2015/2465 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Beraat

    Sanığın, Almanya"da ikamet eden oğlu olan katılan ..."un verdiği vekaletnamede nüfus cüzdanı düzenletme gibi bir yetki bulunmamasına rağmen, katılanın bilgisi ve rızası dışında 20.12.2004 tarihinde ... Nüfus Müdürülüğüne başvurarak nüfus cüzdanı düzenletmesi şeklindeki eyleminin, 765 sayılı TCK"nun 350. maddesi kapsamında “hüviyet cüzdanı, pasaport gibi belgelerde sahtecilik” suçunu oluşturduğu ve suç tarihinin de belgenin düzenlendiği 20.12.2004 olduğunun anlaşılması karşısında; değişen suç vasfına göre 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “hüviyet cüzdanı, pasaport gibi belgelerde sahtecilik" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK’nun 102/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten iddianamenin düzenlendiği 02.02.2010 tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Kanunun 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, 29.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara